İntegral Yatırım Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu
MART AYI SÜRPRİZLERLE GEÇTİ
Mart ayı sona ererken küresel tarafta Korona Virüste 3.dalga endişeleri ve bunun yanında aşılamanın yaygınlaşmasının getirdiği iyimser hava bulunuyor. Aşı tedariki özellikle Avrupa kanadında zaman zaman tartışma konusu olsa da Alman DAX endeksinin bu durumdan etkilendiği söylenemez. DAX Mart ayında şu ana kadar %6 gibi güzel bir getiriye imza attı. Ayrıca Fransız borsası %4.3 ve İngiltere endeksi ise %3 gibi getiriler sağladı.
ABD tarafında ise yeni Başkan Biden’in ilk icraatları izleniyor. 1.9 trilyon $’lık teşvik paketi yürürlüğe girerken, Fed üyelerinin yavaşta olsa enflasyonda hızlı yükselişi dillendirmeye başladıkları görülüyor. Bu durum ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin %.105 seviyesinden %1.70 seviyelerine yükselmesine neden oldu. Şu sıralarda %1.64 seviyesinde dengelendiğini izliyoruz. Ancak Mart ayının küresel taraftaki en önemli gelişmesi neydi diye sorarsanız ABD 10 yıllıklarındaki yükseliş diyebiliriz. Bu durum dolar endeksinde güçlenmeyi getirirken EURUSD paritesini 1.20 seviyelerinden 1.1785 seviyelerine geri itti ve Gelişmekte Olan Ülke para birimleri üzerinde baskı yarattı. Bunlara ek olarak Gelişmekte olan Ülke piyasalarından çıkışlar yaşandığını söyleyebiliriz. Kısacası Mart ayı ABD dolarının güçlendiği, ABD’de enflasyona dayalı olarak Fed’in gerçekleştirdiği tahvil alımlarının azalabileceğine yönelik söylentilerin sık bir şekilde dile getirildiği bir ay oldu. Bu gelişmeler küresel borsalarda dalgalanma yarattı. ABD borsaları ise özellikle teknoloji hisseleri tarafında kötü bir ay geçirdi diyebiliriz. Hızlı yükselen teknoloji hisselerinde balon oluşma endişeleri sonucunda Nasdaq borsası kazançlarını geri verdi ve Mart ayında şu ana kadar %1.63 düşüş gösterdi. Tesla hisseleri bu dalgalanmada başı çeken hisse oldu. Özellikle bitcoin yatırımları ve Ellon Musk’ın bitcoin çıkışları bitcoin’in zaten yükselen şöhretine şöhret kattı diyebiliriz. Bitcoin Mart ayında %14.34 yükselişle yıldızı parlayan enstrüman oldu. S&P endeksi %2.6 ve Dow Jones endeksi %5.4 yükseliş ile şu ana kadar Mart ayında iyi bir performans sergilediler. Ay sonunu nasıl bitirecekler göreceğiz.
İçeride ise 20 Mart sabahın ilk saatlerinde gelen kararname ile TCMB Başkanı Ağbal görevinden alındı ve yerine Şahap Kavcıoğlu atandı. Bu durum 22 Mart günü piyasalarda deprem etkisi yarattı. Borsa %10 düşerken Dolar kuru %10 yükseldi. Bu gelişme özellikle yabancı yatırımcılarda fay kırılmasına neden oldu. Naci Ağbal’ın uyguladığı sıkı para politikası ve enflasyonla mücadeleyi merkezine alan politikalar 5 aylık dönemde yatırımcılar nezdinde kaybolan güvenin yeniden geri gelmesini sağlamıştı. Yeni değişiklik ile sıkı para politikasının yerini faizlerde düşürme sürecinin başlayacağına yönelik endişelere yol açtı. Türkiye 10 yıllık tahvil faizleri %13 seviyesinden %20 seviyesine kadar yükseldi. Sadece bir günde yabancı çıkışı 7 milyar $’ı buldu. Yabancının dolar talebi ise sürpriz bir şekilde yerlilerin döviz satışı ile karşılandı ve dolar kurunun daha yüksek seviyelere gitmesi önlendi. Ancak dolar kurunda gevşemenin gelmediğini ve 8 seviyelerini koruduğunu görmekteyiz. Genel beklentiler ilerleyen aylarda kur ve faiz hareketlerinin piyasaları rahatsız edeceği yönünde.
Mart ayının başından bu yazının yazıldığını 26 Mart gününe kadar Dolar kuru %8 yükselirken, borsa endeksi %5 düştü. Borsada kısa vadeli al sat yapan yatırımcılar için oldukça zor bir döneme giriyoruz. Gerçekten para kazanmak için hünerli olmaları gerekiyor. Ancak uzun vadeli yatırımcılar için fazla değişen bir durum yok. Güçlü, satışlarını artıran, büyümelerini sürdüren, ihracat kapasiteleri yüksek şirketlere yatırım yapanlar için bu gelişmeler sadece zaman kaybı olacaktır. Uzun vadede eğer doğru şirketlere yatırım yaptılar ise sonuçlarını alacaklardır. Çünkü borsa kısa vadeli bir oyun yeri değil, uzun vadede tasarrufların çok sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlayan kaliteli bir yatırım yeridir.