Sağlıklı gıdanın pandemiyle birlikte dünya gündeminde ana maddelerden biri olduğuna dikkat çeken Balparmak CFO’su Ozan Gülşeni, Balparmak olarak bir sivil toplum kuruluşu gibi hareket ederek tüketiciyi korumak için güvenli ve güvenilir gıda proseslerine üst düzeyde önem verdiklerini dile getirdi.
Türkiye’nin lider bal markası Balparmak, insanı merkeze alan iş süreçleriyle tüketiciye güvenilir arı ürünlerini sunmaya devam ediyor. Ürünlerinin güven ve huzurla evlere girdiğini bilmenin kendileri için ayrı bir mutluluk ve motivasyon kaynağı olduğunu dile getiren Balparmak CFO’su Ozan Gülşeni ile Balparmak’ın bu yönde oluşturduğu stratejiyi ve çalışmaları konuştuk.
Söyleşimize Balparmak’ı kısaca tanıtarak başlayabilir miyiz?
1980 yılında kurulan Balparmak, ülkemizin dört bir yanında özenle seçtiği ve ambalajladığı memleket ballarını, gıda güvenliği ve hijyeni kapsamında tüketicilerle buluşturuyor. Türkiye’de bal sektöründe markalaşan ilk şirket olan Balparmak, 1991 yılından bu yana Türkiye’nin lider bal markası, dünya ambalajlı bal pazarının ise en büyük 6’ıncı markası konumunda yer alıyor.
Bugün çalışmalarımızı “Arı varlığını korumak, arıcılığın sürdürülebilirliğini desteklemek ve arı ürünlerini sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir unsuru haline getirmek” misyonuyla sürdürüyoruz. Bugün Türkiye bal sektörünün lider şirketi olarak 30 bin m2 arazi üzerinde kurulu tesislerimizde, üç vardiyada 32 bin ton/yıl işleme kapasitemizle Avrupa’nın en büyük bal paketleyicileri arasında yer alıyoruz.
Ürünleriniz ve ürün çeşitleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Balparmak’ın tercih edilmesindeki nedenler nelerdir?
Ürün gamımızda süzme çiçek balları, çam balı, monoflora balları, Apitera serisi, BallıMix ve saf Propolis bulunuyor. Ürünlerimizin tümü, tüketici nezdinde güven ve kaliteyle anılıyor. Dünyada bir gıda maddesinde, ilk kez Priospot sistemini kullanan markayız. Bu sistem sayesinde tüketiciye ürünün doğallığının güvencesini, ürünü daha satın almadan raftayken veriyoruz. Tüketicinin ürün ambalajı üzerinde yer alan QR kodu akıllı telefonuna okuttuğunda balın analiz raporunun yanı sıra balın hangi çiçeklerin polenlerinden geldiği bilgisine de rahatlıkla ulaşabiliyor. Buna güvenilir gıda kapsamında kısaca “Kovandan sofraya izlenebilirlik” diyebiliriz.
CFO’ların şirketler için önemi ve CFO’nun sahip olması gereken özellikler hakkında bilgi verir misiniz? Güçlü bir strateji için CFO’nun yeri hususunda neler söylemek istersiniz?
İş dünyası gittikçe daha karmaşık hale geliyor. Bu yüzden şirket içindeki örgütler öğrenme perspektiflerini geliştirmeye mecbur kalıyorlar. Hızlı öğrenip adapte olamayanlar geride kalıyor ve zaman içinde buharlaşıyor. İşte bu hızlı öğrenme ve adapte olma kültürü CFO’ları ön plana çıkarıyor. Çünkü hızlı adapte olmak için gündemi takip etmek ve güncel iş dünyasına her yönüyle hakim olmak zorundasınız. CFO’ların bu avantajı var.
Bugün CFO’dan beklenen, değer odaklı, tüm şirketi besleyen bir liderlik göstermesi. CFO artık sadece işlevsel bir lider değil, bir organizasyon lideri ve üst yönetimin kilit bir üyesi. Giderek artan bir şekilde, CFO’lardan yalnızca maliyet verimliliğini arttırmaları değil, aynı zamanda kârlı gelir artışı kaynaklarını belirlemeleri isteniyor. Gelecekteki büyüme fırsatlarını yaratıcı bir şekilde tasarlamak için CEO’larla yakın çalışıyorlar.
Mali İşler Departmanı liderlerinin artık tek başına operasyonel bir yönetici olmaları yeterli değil. Bununla beraber şirketteki değişimin, dijitalizasyonun, çevik çalışma ortamının, hatta sürdürülebirliğin liderliğini üstlenmeleri de beklenmektedir. Elbette geçmişten gelen tecrübe ve tüm mali tablolara hakimiyetten kaynaklanan geniş bakış açısının da büyük önemi var. Zaten CFO’yu diğer C level yöneticilerden farklı kılan en önemli özellik de bu geniş pencereden bakabilme özelliği. Yerinde eleştirebilmek, profesyonellikten ödün vermeden performansı üst düzeyde tutup tüm yönetimle omuz omuza çalışabilmeyi becerebilmek ve takım oyuncusu olabilmek de diğer liderlik yetkinlikleri kadar önemli.
Stratejik CFO’luğa tekrar dönecek olursak; CFO’nun stratejik CFO şapkasını giymesi operasyonel hayata sırtını dönmesi anlamına gelmemelidir. Her iki şapkayı da bir jonglör gibi iyi taşıyabilmek önemli. Dijitalizasyondan bir örnekle açıklamak gerekirse; CFO hem şirketi ileri götürecek bilgi teknolojileri yatırımları için bayrağı en önde taşımalı hem de bu yatırımların doğru ve etkin şekilde yapıldığından emin olmalı.
Pandemi döneminin kurumunuzun stratejilerine etkisi ve yapılan değişiklikler hakkında bilgi alabilir miyiz?
Tüm şirketlerde olduğu gibi bizim de ilk aksiyonumuz, uzaktan çalışma testlerinin tamamlanması ve bununla birlikte şirket içi ve şirket dışı çalışma koşullarının çalışanlar için güvenli hale getirilmesini sağlamak oldu. Ülkemizdeki ilk vakanın açıklanmasından tam 2 gün sonra şirket olarak evden çalışmaya başladık. Bir gıda paketleme firması olduğumuz için ambalajlamadan dağıtıma tüm aşamalarda, pandemi öncesinde de en üst seviyede olan gıda güvenliği ve hijyenine, artan bir hassasiyetle dikkat ederek, üretime kesintisiz şekilde devam ettik. 2020 Temmuz ayında aldığımız uluslararası geçerliliğe sahip Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi bu çalışmaların önemli bir sonucu… Bu belgeyle Balparmak olarak Türk Standartları Enstitüsü’nün (TSE) yayınladığı Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzu’na uygun olarak üretim yaptığımızı ve paketlemeden dağıtıma tüm aşamalarda gıda güvenliğini ve hijyenini en üst düzeyde tuttuğumuzu bir kez daha kanıtlandık.
İkinci aksiyonumuz ise şirketin devamlılığı adına nakit akışını optimize etmek oldu. Daha sonra satış, satın alma ve lojistik stratejileri gözden geçirildi. Minimum ve optimum stok seviyeleri tespit edildi ve buna uygun aksiyonlar alındı. Online satış kanalımız oldukça kısa bir süre içinde neredeyse baştan yaratıldı. Arıcılarla ve tedarikçilerle iletişime geçildi. Arıcılarımızın sorun yaşamamaları için önlemler alındı.
Konuyla alakalı son olarak eklemek istediklerinizi alabilir miyiz?
Sağlıklı gıda bugün dünyada her geçen gün daha çok konuşulan ve önemsenen bir konu haline geldi. Bu bilincin tüm toplum nezdinde ve devletimizde her geçen gün arttığını gözlemliyoruz. Balparmak olarak biz de kuruluşumuzdan bu yana bir sivil toplum kuruluşu gibi hareket ediyoruz; tüketicimizi korumak için güvenli ve güvenilir gıda proseslerine üst düzeyde önem veriyor bunun için dünya ile entegre yeni teknolojileri bünyemize katarak gerekli alt yapıyı sağlıyoruz. İnsanı merkeze alarak hassasiyete sunduğumuz arı ürünlerimizi güven ve huzurla evlere girdiğini bilmek bizim için ayrı bir mutluluk ve motivasyon kaynağı oluyor.