İntegral Yatırım Araştırma Uzmanı Esra Uzun
ONS ALTIN FED-RUSYA ARASINDA SIKIŞTI!
Nisan ayı Merkez Bankaları takvimi açısından nispeten sakin, Rusya’nın Ukrayna işgalinin devam ettiği, emtia fiyatlamalarında dalgalanmalar olsa da genel itibariyle yatay kanallar içerisinde kotasyonların sürdüğü, ancak enflasyon endişelerinin de varlığını sürdürdüğü ve tabii ki Fed’in sıkılaşmasının gündeme oturduğu bir ay olarak geride kalıyor.
Mayıs ayına başlarken, 3-4 Mayıs’ta gerçekleşecek Fed toplantısı şüphesiz ayın en önemli gelişmelerinden biri olarak takip edilecek. Mart ayında 3,5 senenin ardından ilk kez faiz artıran ve 25 baz puanlık artış gerçekleştiren Fed’in Mayıs’ta 50 baz puan ile faiz artışı serisine devam etmesi bekleniyor. Beklentilerle beraber küresel ortamda güçlü Dolar teması daha da kuvvetlenmeye başladı. Üstelik Fed’in diğer merkez bankalarına nazaran daha agresif adımlar atması da Dolar’ı daha kuvvetli hale getiriyor. Son sözel yönlendirmelerle beraber ABD’nin 10 yıllıkları %3 civarında, Dolar Endeksi 101 civarında, son yılların en yüksek seviyelerinde fiyatlanıyor. Fed’in bu denli şahin adımlar attığı ve daha da fazlasının kapıda olduğuna ilişkin sinyaller verdiği ortama karşılık Rusya’nın iki ayı aşkın süredir sürdürdüğü Ukrayna işgali küresel piyasalarda güçlü Dolar’la beraber emtia cephesinde de güçlü fiyatlamalara yol açıyor.
Savaş ortamı devam ederken, enerji başta olmak üzere emtiada seyreden yüksek fiyatlar, parasal sıkılaşmanın boyutunun Asya hariç küresele yayılmasına rağmen enflasyon endişelerinin canlı kalmasına neden oluyor. Enflasyon endişelerine artan faizler nedeniyle resesyon endişeleri eşlik ederken 2022’nin başından bu yana stagflasyon beklentileri de piyasa aktörleri tarafından sıkça dillendirilerek hayatımıza üst sıralardan giriş yapmış durumda.
Stagflasyon demişken, Nisan ayı boyunca, küresel büyüme beklentilerinde aşağı yönde revizyonlar takip edildi. Dünya Bankası ve IMF’den art arda gelen raporlarda hem 2022 hem 2023 için büyüme beklentilerinde ciddi aşağı yönlü revizyonlar gerçekleşti. Bu durum da risk iştahı üzerinde baskı yaratırken özellikle güvenli limanlara pozitif yansıdı.
Önümüzdeki dönemde, hem emtia fiyatlamaları açısından hem enflasyon-stagflasyon endişeleri açısından Rusya-Ukrayna hattında son durum ve olası yaptırımlar ya da savaş destekleri yakından takip edilecek. Savaş sürdükçe emtia fiyatlarında geri çekilmelerin sınırlı kalması ve enflasyon endişelerinin canlı kalması oldukça olası. Yani Covid döneminde hayatımıza giren arz yönlü baskılar Covid’den kurtuluşa ramak kalmışken bu kez Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısıyla hayatımızda yerini sağlamlaştırıyor. Parasal sıkılaşmanın arz yönlü unsurlar üzerinde etkisinin de sınırlı kalacağına yönelik beklentiler, enflasyon endişelerinin sürmesine yol açıyor.
Halihazırda ons altın, güçlü Dolar baskısı ve risklerin desteği arasında sıkışmış durumda. Mevcut hikaye sürdükçe de dalgalanmalara karşılık fiyatların geniş bir bant içerisinde gerçekleşmesini bekliyorum. Ons altın açısından 1900-2000 aralığı geniş resimde takip edilecek seviyeler. Daha dar bantta 1915-1970 aralığında gel-gitlerin yaşandığı bir tablo izlenebilir. Bununla beraber savaşın sona ermesi ya da en azından yarattığı risklerin azalması halinde bu yatay bant yerini alçalan bir trende bırakabilir.