Ülkemizde emeği ile yaşayan, alın teri ile çalışan her vatandaşın gözü gibi koruması gereken bir kurum Sosyal Güvenlik Kurumu. Ancak son yıllarda artan bütçe desteğine rağmen sıkıntı çeken, pek çok ilacı karşılamayan ve katılım payı altında vatandaşın ilaca ulaşmasını zorlaştıran bu güzide Kurumumuz, korkarız ki EYT ( Emeklilikte Yaşa Takılanlar) olarak bilinen kitlenin emeklilik sistemine alınması ile daha da zor günler yaşayacak.
SGK neden zorlanıyor?
Çeşitli nedenleri olmakla beraber en önemlisi Kayıtdışılık. TÜİK verilerine göre Türkiye’ de kayıt dışı istihdam %38 mertebesinde. Kayıtdışı istihdamın yüzde 55’e yakını tarım kesiminde çalışmakta. ( Aslında son dönemde bu alanda özellikle kaçak Afganların çalıştığı göz önüne alındığında bu oranın yükselmiş olması da kuvvetle muhtemeldir. ) Kayıtdışılığa; tamamen sistem dışında kalanların yanı sıra, kayıtlı olup geliri gerçek gelir üzerinden gösterilmeyen çalışanlar da neden oluyor. Dolayısıyla kayıtdışı istihdam, bağımlı ya da bağımsız çalışanların çalışmalarının ilgili kamu ve kuruluşlarına (başta vergi dairesi olmak üzere, sosyal güvenlik kurumları, belediyeler vb.) hiç bildirilmemesi ya da gün ve/veya ücret olarak eksik bildirilmesi şeklinde ortaya çıkıyor. Bu durum sigorta prim gelirlerini azalttığı gibi, gelir vergisi kaynaklarını da etkileyerek sosyal yardım ve sosyal hizmetlerin finansmanında ciddi sıkıntılara yol açıyor.
Son yıllarda üretim ve hizmet sektöründe yabancı çalışanların sayısının nasıl arttığı herkesin malumu. Bir lokantaya gittiğinizde yabancı çalışanlar hemen fark ediliyor. Bir fabrikaya gittiğinizde ise artık Türk Vatandaşı çalışanlar kadar düzensiz göçmen/ kaçak çalışan sayıları var. İşverenler kendi içinde rasyonel davranıyorlar. Bu insanlara Türk çalışanlardan 1) Daha az maaş ödüyorlar, 2)Sigorta yapmadıkları için hem vergi hem de SGK pirimi ödemiyorlar. 3) Dahası bu insanlara kıdem tazminatı karşılığı da ayırmıyorlar. Sistem / Sistemsizlik işverenleri özellikle kayıt dışı personel çalıştırmaya teşvik ediyor. Bunun yansımasını ise SGK’nın her gün bozulan mali yapısında görüyoruz. Her gün artan emekli sayısına rağmen prim ödeyen çalışan sayısı artmıyor. İdeal bir emeklilik sisteminde 4 çalışan 1 emekli olması gerekirken, bugün ülkemizde bu sayı 1,7 çalışan ortalamasına düşmüş durumda ki orta vadede sürdürülemeyecek bir bütçe sorunu ile karşılaşacağız.
Daha düşük paraya, sigortasız çalışmaya razı milyonlarca nüfus ülkemize gelmiş iken, polisiye önlemlerle işverenlerin yabancı çalıştırması engellenemeyecektir. Bu durum daha da uzarsa, T.C. vatandaşlarının yeterli süre sigortalı bir işte çalışamamaları nedeni ile emeklilik yaşları geldiğinde emekli olamamaları gibi sosyal sonuç çıkartacaktır. Çare; Milyonlarca vasıfsız kaçak göçmenin süratle ülkelerine gönderilmeleri, ve böylelikle işverenlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını istihdam ederek, SGK’nın rasyolarının daha da bozulmasının engellenmesidir.