Küresel ısınma ve iklim değişikliği, sigortacılık sektörünü derinden etkileyecek önemli faktörler arasında yer alıyor. İklim değişikliğinin sektöre en belirgin etkisi, artması beklenen “fiziksel risk” ve bunun sektörel kârlılık oranları üzerindeki yansımalarıdır. Paris Antlaşması ve 2050 net-sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda birçok ülke iklim risklerine karşı önlemler alıyor ve çeşitli politikalar uyguluyor. Bu durumun sektör üzerinde ek yükler getirse de sigortacılık sektörü üzerinde olumlu etkiler yaratması bekleniyor.
Özellikle son yıllarda pandeminin sağlık üzerindeki etkileri, depremler, iklim değişikliğine bağlı kuraklık, sel ve fırtınalar, alt ve üst yapı yatırımlarının korunmasının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. 2023’ün Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketinin ardından zorunlu ve ihtiyari deprem sigortalarına ilgi arttı. Ancak, takip eden aylarda poliçe satışları eski seviyelerine düştü. Bu trendi en son 2020 İzmir depreminde de görmüştük. Bu “tepkisel ilgiyi” kalıcı hale getirmek zorundayız. Türkiye’de bu sigortanın sahiplik oranı %60 düzeyinde. Deprem gerçeği ile yaşayan bir ülke olarak bu konuda çok daha iyi bir konumda olmalıyız.
Deneyimlerimiz, sigortanın bireyler, kurumlar ve kamu için vazgeçilmez olduğunu da açıkça gösterdi. Sigorta şirketleri, artan doğal afetler, yükselen riskler ve değişen iklim koşulları karşısında stratejilerini ve ürünlerini yeniden gözden geçirmeye başladılar. Büyük veri analizleri, yapay zeka gibi teknolojilerin risk değerlendirmede kullanılması sektör için önemli bir adım oldu. Yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaşması, sigorta sektöründe yeni ürünler ortaya çıkarıyor. Güneş panelleri, rüzgar türbinleri ve diğer yenilenebilir enerji tesisleri, ürün portföylerine dahil ediliyor. Bu ürünler, yenilenebilir enerji yatırımlarını ve bu yatırımlara bağlı riskleri kapsayacak şekilde tasarlanıyor ve yenilenebilir enerji sektöründeki büyümeyi destekliyor.
Bu dinamikler, sigorta sektörünün geleceğe daha dayanıklı ve sürdürülebilir bir şekilde hazırlanmasını zorunlu kılıyor. Çevresel riskler karşısında stratejik yaklaşımlar geliştiren ve teknolojiyi etkin bir şekilde kullanan sigorta şirketleri, toplumların ve ekonomilerin gelecekteki güvenliği için önemli bir rol oynamaya devam edeceklerdir. MAPFRE Sigorta olarak biz, MAPFRE Grup’un “2024-2026 Stratejik Sürdürülebilirlik Planı” kapsamında, ‘Çevre’, ‘Toplum’, ‘Kurumsal Yönetişim’ ve ‘İş’ başlıklarında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. MAPFRE Grup’un sürdürülebilirliğe yönelik vizyonunu sahipleniyoruz ve tüm faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik ekseninde yürütüyoruz. Çalışanlarımızdan paydaşlarımıza, geliştirdiğimiz çözümlerden operasyonel süreçlerimize kadar her alanda sürdürülebilirliği temel ilkemiz olarak benimsiyoruz. Küçük parçaların bir araya gelerek değişimi yaratacağına ve bunun yalnızca ortak taahhütlerle gerçekleştirilebileceğine inanıyoruz. “Biz Buradayız” yaklaşımı üzerine inşa ettiğimiz Sürdürülebilirlik Planımızı kararlılıkla uygulamaya devam ediyoruz.
Bu vizyonla grup olarak, S&P Global’in Sürdürülebilirlik Yıllığı 2024’te üst üste beşinci kez yer alarak, sürdürülebilirlikte dünyanın önde gelen şirketleri arasında olduğumuzu bir kez daha gösterdik. MAPFRE Grup, 2024-2026 Sürdürülebilirlik Planı çerçevesinde 2030’a kadar karbon nötr bir yapıya ulaşmayı taahhüt ediyor. Biz de bu hedefe bağlılığımızı sürdürüyoruz. 2023 yılı içinde elektrik tüketiminden kaynaklı karbon ayak izimizi yüzde 69, genel kapsamda ise 2019 verilerine kıyasla yüzde 54 oranında azaltarak 2030 hedefine şimdiden ulaştık. Bu başarıyla Türkiye olarak, MAPFRE Grup bünyesinde birinci sıraya yükseldik.
Şeffaflık ve etik değerlerin ön planda olduğu bir kurumsal yapı oluşturuyor, değişimin bir parçası olmak isteyen herkesle içeriden dışarıya diyaloğumuzu güçlendiriyoruz. Ürünlerimizi ve yatırımlarımızı sürdürülebilirlik ilkelerine uygun bir şekilde şekillendirerek, müşterilerimiz ve iş ortaklarımızla birlikte bu konudaki değişime liderlik etmeyi hedefliyoruz.
Gelecek dönemde de, bu yüksek standartları koruyarak çevresel ve sosyal sorumluluklarımızı yerine getirmeye devam edeceğiz.