
Petrol piyasası son dönemde yatay bant içerisinde dalgalı hareketini sürdürüyor. OPEC+ grubunun üretim artışları ve zayıf seyreden küresel talep, fiyatları aşağı yönlü baskılarken, Rusya-Ukrayna savaşının etkileri, petrol piyasasında risk iştahının korunmasına neden oluyor. Bu çerçevede dalgalı ve yön arayışı güçlü bir piyasa görünümünün öne çıktığını söylemek mümkün.
Küresel enflasyon, merkez bankaları açısından önemli bir risk unsuru olmaya devam ediyor. Fed başta olmak üzere oyun kurucu merkez bankalarının 2026 yılında da faiz indirim patikasını sürdüreceği öngörüyoruz. Bu süreçte, enflasyonist baskıların kontrol altında tutulabilmesi için petrol fiyatlarının makul seviyelerde kalması kritik olacak.
Dolayısıyla jeopolitik gerilimin etkisiyle petrol fiyatlarında yaşanabilecek sert yükselişlerin, merkez bankalarının para politikası adımlarını sınırlamaması adına önlenmeye çalışılacağı görüşündeyiz. Rusya-Ukrayna savaşı arz yönlü endişeleri canlı tutuyor. OPEC+ üyelerinin üretim artışlarına rağmen, savaşın yarattığı risk algısı fiyatların düşüşünü sınırlayan en büyük faktör konumunda.
Özellikle Ukrayna tarafından Rus petrol altyapısına yönelik saldırıların devam etmesi, risk iştahını destekleyen gelişmeler olarak öne çıkıyor. Bu nedenle petrol piyasasının, önümüzdeki dönemde gelecek haber akışına duyarlı bir şekilde şekillenmesini bekliyoruz.
Talep tarafında zayıf görünüm devam ediyor. 2025 yılında Trump tarifeleri sonrası ABD ile Çin arasında yaşanan gelişmeler, dünyanın en büyük petrol ithalatçısı konumunda bulunan Çin’in ekonomik görünümü hakkında ciddi sinyaller vermişti.
Tarifelerin varlığı sebebiyle, zayıf seyreden Çin ekonomisi üzerindeki baskının devam etmesi ve bunun petrol talebi üzerindeki olumsuz etkisinin süreceği beklentisi hakim. Bu görünümün devam ettiğini ve petrol talebini de zayıf tuttuğunu söylemek mümkün.
Teknik açıdan Brent Petrol’de ağustos ayı itibarıyla yatay bir görünüm hakim. 65.75 – 68.50 bandı içinde dalgalı bir fiyatlama öne çıkıyor. 68.50 direnci aşılmadıkça yukarı yönlü teknik göstergelerin güç kazanması zor görünüyor. Aşağıda ise 65.75 seviyesi ana destek bölgesi olarak takip edilecek. Bu bant aralığında fiyatlamalar sürdükçe kısa vadeli işlemler ön planda kalabilir. Ayrıca 50 günlük hareketli ortalamanın geçtiği 67.80 seviyesi yakın direnç konumunda bulunuyor. Buna karşın 65.75 desteğinin kırılması halinde satış baskısı 63.75 seviyesine doğru derinleşebilir.
Özetle, 2025 yılsonuna doğru aşağı ve yukarı yönlü risklerin varlığını koruyacağını ve denge arayışı içerisinde bir petrol piyasası izleyeceğimizi düşünüyoruz. Rusya-Ukrayna savaşının gidişatı, petrol fiyatları açısından en önemli etken olacaktır. Bunun yanı sıra Trump ve Putin’in yapacağı açıklamalar, OPEC+ üyelerinin üretim hakkında vereceği kararlar ve ABD-Çin ilişkilerinin talep boyutuna etkileri yakından takip edilecek.

 
             
         
        