SERA YATIRIMCILARI VE ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU ÜYESİ GAYE NESLİHAN BUDAKLI
Coğrafi işaret, temel olarak benzerlerinden farklılaşmış ve bu farkı kaynaklandığı yöreye borçlu olan bir yöresel ürün adını ifade eder. Bu anlamda coğrafi işaret, belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri bakımından kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işarettir. Coğrafi işaretin ve geleneksel ürün adının amacı, tescile konu olan ürünün üretimi, kaynağı gibi bir takım genel niteliklerine bağlı özelliklerden ötürü belli bir üne kavuşmuş ürünlerin korunmasını sağlamaktır.
Ülkemizin tarım sektörü incelendiğinde; büyük ölçekte sözleşmeli üretim yapan, küçük ölçekli ve pazar üretimi yapan çiftçiler ile kendi tüketimleri için geçimlik üretim yapan köylülerin yer aldığı bir yapıdan oluşmaktadır. Tarım ekonomisi anlamında farklı büyüklükteki arazi ve işletme yapısındaki çiftçilerde gelir adaletsizliği büyüyen bir sorun haline gelmektedir. Her geçen gün derinleşen kırsal nüfusun sosyoekonomik sorunları mücadele edilmesi zor bir süreçtedir. Çözümün bir parçası olarak görülen coğrafi işaretler de bu adaletsizlik ve eşitsizliğin en aza indirilmesinde önemli bir kavramdır.
Coğrafi işaretli ürünler tarım ve tarımsal üretimle desteklenen sektör koşullarına uygun yöresel ürünlerin tespiti, üretimi, tanıtımı ve pazarlanmasını amaçlanmaktadır. Küçük ölçekli işletmelerin ve dar gelirli çiftçilerin birim alandan aldıkları ve işledikleri ürünlerine katma değer sağlanması ile kar amacının korunması girişimin aslıdır coğrafi işaretler.
Ürünler üzerinde yer alan coğrafi işaretler, tüm özelliklerini bulunduğu yerin elverişli doğal koşullarından alan bir tarımsal ürünü ya da tamamen üretim yöresindeki beşeri faktörün üretim gelenek ve teknikleri ile bilgi ve becerisinden kaynaklanan özgün bir ürünü ifade etmektedir. Bu özelliği ile katma değer ve istihdam yaratan, kırsal nüfusu yerinde tutan, üretim çeşitliliğini teşvik eden ve aynı zamanda özgün ürünlerin gelişmesini sağlayan bu işaretler, artık gerçek bir kırsal kalkınma aracına dönüşmüştür.
Güvenli gıda, sağlıklı ürün, özgün ürün kavramlarının beslenme kültürümüze girmesi ile coğrafi işaretli ürünlere olan ilgiyi giderek artırmakta ve farkındalıklar yaratmaktadır. Talebin sürekli arttığı bu ürünlerin korunması ve pazarlama değerinin artmasında coğrafi işaret üreticinin ve tüketicin garantisi şeklinde düşünülmelidir.
Ülkemizde fikri mülkiyet hakkı ve resmi kalite unsuru olan coğrafi işaretlerin yeni yasanın uygulamaya girmesinin ardından 2018 Nisan ayı itibari ile 332 adet tescilin ve 426 adet başvurunun varlığından söz edilebilmekte.
Coğrafi işaret niteliği taşıyan tarım ve gıda ürünlerinin, sadece yurtiçinde değil boyutta da korunması ve tescil altına alınması büyük önem taşımaktadır. Konu, hem ülkemizin doğal, tarihi ve kültürel mirasının korunması hem de ülke ekonomisi için sağlanacak katma değerin yaratılması boyutlarından değerlendirilmelidir. Coğrafi İşaretleme, yöresel ürünlerin korunması, tanımlanması, tanıtılması anlamında oldukça önemlidir.