Covid-19 pandemisi nedeniyle birçok sektör iş hayatını evlere taşıdı. Bulut tabanlı BT altyapısı olan işletmeler bu geçişi hızla sağlarken, geleneksel veri merkezli işletmeler bulut teknolojilerine yatırıma başladı. Türkiye’nin öncü hibrit bulut servis sağlayıcısı GlassHouse Genel Müdürü Alp Bağrıaçık, pandeminin bulut teknolojileri sektörüne olan etkilerini değerlendirerek, pandemi döneminde bulut teknolojilerinin sektörlere ve işletmelere sağladığı avantajları açıkladı.
Krizler değişim için iyi bir fırsat
Krizlerin, değişime ayak uydurmak için iyi bir fırsat olduğunu belirten Bağrıaçık, “Yıllar önce başlayan dijital dönüşüm yolculuğunda firmalar, kendi inisiyatifinde yatırım yapıyordu. Küresel rekabet, hız ve esnekliğin zorunlu olduğu sektörlerde bu değişim şartken, daha kapalı sektörlerde çok önemsenmiyordu. Bu durum gerek sektörleri gerekse hizmet alanları ve bağlantılı sektörleri olumsuz yönde etkiliyordu. Ancak pandemiyle gelen değişim tüm sektörleri bu dönüşüme zorladı” dedi.
Bulut pazarı 208 milyar doların üstüne çıkacak
Pandemiyle birlikte bulut teknolojilerine yatırım yapan işletme sayısında ciddi bir artış olduğunu vurgulayan Bağrıaçık, “Gartner’a göre, pandemiye bağlı olarak dünya bulut hizmetleri pazarının bu yıl yüzde 17,2 büyüyerek 208 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Bu rakam, 2015 yılında 178 milyar dolardı. Firma, en yüksek büyümenin IaaS gibi bulut sistemi altyapı hizmetlerinden geleceğini ve SaaS gibi bulut uygulama hizmetlerinin ise yüzde 21’in üzerindeki spesifik bulut büyümesi açısından genel olarak en büyük segment olacağını söylüyor. Yine 2020 yılında kamu bulut hizmetleri gelirlerinde yüzde 19’luk bir artış öngörüyor. Bulut tabanlı mesajlaşma gelirleri yüzde 9, bulut tabanlı konferans gelirlerinde de yüzde 24 artış yaşanacağını belirtiyor” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Bulut teknolojileri, geleneksel veri merkezlerinde yaşanan kısır döngüden kurtarıyor
Bulut hizmeti veren şirketlerin, işletmelerin donanım yönetimi, uzaktan her an erişilebilirlik, büyüme, ölçeklendirme ve tabi en önemlisi veri güvenliği sorumluluklarını da üzerine aldığını açıklayan Bağrıaçık, şöyle devam etti; “Bulut teknolojileri işletmeleri dijital bir yolculuğa çıkarıyor. İşletmeler bu teknolojiyle, geleneksel sistem odaları, veri merkezleri ve güvenlik yatırımlarından kurtuluyor. İşletmeler, artan ya da azalan iş hacimlerine paralel olarak sürekli yeni bir yatırım yapmıyor. Üretimde ve iş yapış da süreklilik sağlanıyor. Bulut teknolojileri işletmeleri, geleneksel veri merkezlerinde artan talebe göre yapılan yeni yatırım kısır döngüsünden çıkarıyor”
Kışın siber saldırılar artıyor
GlassHouse olarak pandemi döneminde hizmet sundukları işletmelere ve sektörlere destek olmak üzere birçok online fuar ve seminere katıldıklarını da ekleyen Bağrıaçık, “Bulut teknolojilerinin en büyük avantajı veri güvenliğidir. Veri güvenliği de iş yapış şekli ve prestij açısından son derece kritiktir. Dijitale olan yoğun taleple birlikte siber saldırılarda da artış yaşandı. Ayrıca, kış aylarında siber saldırı ve veri hırsızlığı da artış gösterir. Bulut teknolojileri, hizmet kapsamına göre veri yedekliği, felaket kurtarma senaryoları, dijital ikiz ve veri hırsızlığına karşı da son derece etkin bir savunma ve avantaj sağlar. Bulut teknolojilerinden hizmet alan işletmelerin güvenlik için yeni bir yatırım yapmalarına gerek kalmıyor. Bulut teknolojisi işletmeleri güvenlik yazılımı, lisans gibi maliyetlerden ve tüm risklerden kurtarıyor” şeklinde konuştu.