14 – 18 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen II. Türkiye Döngüsel Ekonomi Haftası’nda Türkiye’nin yeşil kalkınma hedeflerine vizyon çizen; iş dünyası, kamu kurumları, sivil toplum örgütleri, akademisyenler ve aktivistlerden oluşan 100’e yakın konuşmacı bir araya geldi.
Hafta boyunca düzenlenen oturumlarda, Türkiye’nin yeşil kalkınmasında ihtiyaç duyulan ekonomik ve toplumsal dinamikler, Paris İklim Anlaşması’nda Avrupa ülkeleri ve Amerika’nın uyum sağlama süreci konuşulurken ülkemizin döngüsel ekonomiye geçişi için stratejik yol haritasının politikalar ile desteklenmesi gerektiği konuşuldu.
Haftada ön plana çıkan mesajlar şöyle oldu:
- Döngüsel ekonominin bir bütün olarak endüstride, kentleşmede, tasarımda ve üretimde hayata geçmesi için teknolojide inovasyonun sağlanması ve yeşil teknolojiye geçilmesi önemli. Döngüselliğe geçiş tüm bu süreçlerin yeşil teknolojiye adapte edilmesiyle mümkün olabilecek.
- Yeşil kalkınma yolunda iş gücünü dönüştürmek, dijital ve teknolojik yetkinliklerini artırmak gerekirken dönüşümden etkilenecek kırılgan grupları güçlendirmek göz ardı edilemez. Dönüşüm ancak adil bir şekilde sağlanabilirse sürdürülebilir olacak.
- Son olarak yeşil dönüşüm için toplumun tüm kesimlerine dokunulması, döngüsel ekonominin ve sürdürülebilirliğin kitle iletişiminde ana unsurlarından biri. Mevcut tüketim kültürü terk edilerek, tüm toplumun döngüsel bir yaşama geçmesi gezegenimizin varlığını sürdürmesine imkân sağlayacak.
Hedefler için İş Dünyası Platformu (B4G), DCube Döngüsel Ekonomi Kooperatifi (DCube) ve İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) iş birliğinde hayata geçirilen II. Türkiye Döngüsel Ekonomi Haftası’nın stratejik partnerliğini Finlandiya Büyükelçiliği ve Business Finland üstlendi.
Türkiye’nin Döngüsel Ekonomiye Geçişi Kaçınılmaz!
Haftanın kapanışında Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) tarafından sağlanan fon desteği, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye), KPMG Türkiye ve KPMG Fransa iş birliği ile hazırlanan “Türkiye’de Beş Sektörde Döngüsellik Potansiyelinin Ön Araştırma Raporu” sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı.
Etkinliğin açılış konuşmaları Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin, SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dildar Edin, AFD Türkiye Direktörü Tanguy Denieul, KPMG Türkiye şirket ortağı Şirin Soysal ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Sıfır Atık ve Atık İşleme Dairesi Başkanı Sadiye Karabulut tarafından gerçekleştirildi.
Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin, “İklim için seferberlik hiçbir zaman zayıflamamalıdır. Bu, Fransa ve Avrupa Birliği Konseyi’nin Fransa Dönem Başkanlığı için bir önceliktir. Döngüsel ekonominin geliştirilmesi, ürünlerin tasarım ve tüketilme şekline dayanan kilit bir unsurdur. Bu ortak çalışma, Fransa ve Türkiye’de bu konudaki deneyimlerimizi paylaşmak için değerli bir girişimdir” dedi.
AFD Türkiye Direktörü Tanguy Denieul, “Çevrenin ve doğal kaynakların korunması, ekonominin daha verimli işlemesi için çözüm olan döngüsel ekonomi ilkelerinin ürünlerin yeniden kullanımına dayalı olarak uygulanmasını gerektirmektedir. AFD olarak, Türkiye’deki ortaklarımızla birlikte konuyla aktif olarak ilgileniyoruz ve onları bu alanda desteklemek için mali ve teknik iş birliği araçlarımız hazır” dedi.
SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Dildar Edin, “Bugün, sektörel olarak ülkemiz için önemli olan ve döngüsel ekonomide iyi uygulamalara sahip, plastik paketleme, tekstil, beyaz eşya, otomotiv ve inşaat sektörlerinin döngüsellik potansiyelinin araştırma sonuçlarını paylaşıyoruz. Araştırmaya katılan şirketlerden elde edilen ilk bulgulara göre, plastik ambalaj sektöründe ortalama girdi döngüselliği yaklaşık %7, tekstil sektöründe ise yaklaşık %16 olarak belirlendi. Bu rapor SKD Türkiye olarak da konsorsiyum ortağı olarak yer aldığımız, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yararlanıcısı olduğu, “Türkiye’nin Döngüsel Ekonomiye Geçiş Potansiyeli’nin Değerlendirilmesi İçin Teknik Destek Projesi”ne ve ülkemizin döngüsel ekonomi ulusal stratejisine ve eylem planına katkı sağlayacak. Türkiye genelinde daha verimli kaynak ve atık yönetimine katkıda bulunmak için, sunduğumuz platformlarla ve yürüttüğümüz projelerle döngüsel ekonomiye geçişi teşvik etmeye devam edeceğiz” dedi.
T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Sıfır Atık ve Atık İşleme Dairesi Başkanı Sadiye Karabulut, rapora dair şu değerlendirmede bulundu: “Sektördeki fırsatları ve riskleri değerlendirmemize imkân sağlayan Türkiye’de Beş Sektörde Döngüsellik Potansiyeli Ön Araştırma Raporu’nda da belirtildiği gibi döngüsel ekonomiye geçişte başta politika belirleyici konumdaki kamu otoriteleri olmak üzere işletmelerin, sivil toplum örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların üzerine düşen sorumluluklar var. 2015 yılında Avrupa Komisyonu tarafından açıklanan ilk döngüsel ekonomi paketiyle beraber artık klasik bir atık yönetiminden uzaklaşmış bulunuyoruz. Ürünlerin tasarımı aşamasından başlayarak tüm yaşam döngüsünü ele alan bu süreçte paydaşlar arası iş birliğinin küresel çabalara destek verir nitelikte geliştirilmesi kaçınılmaz. Bu doğrultuda gelecekte farklı sektörlere dair çalışmaların da geliştirilmesini, bu rapor gibi çıktıların iş birliği içerisinde üretilerek ortak hedeflerimize destek vermesini umut ediyorum”.
KPMG Türkiye Şirket Ortağı Şirin Soysal, şunları söyledi: “Döngüsel ekonomiye geçiş, şirketlerde kaynak verimliliği sağlarken iklim değişikliği ile mücadele kapsamında sera gazları salımlarının azaltılmasını ve inovasyon fırsatları ile yeni iş alanları oluşturarak ekonomik büyümeyi de destekleyecektir. Ülkemizde faaliyet gösteren şirketlerin döngüsel ekonomi iş stratejilerini yapılandırarak uygulamaya geçirmeleri ve sürdürülebilir kalkınma yaklaşımıyla değer yaratmaları küresel rekabette avantaj elde etmek açısından kritik önem taşıyor. Konunun ülkemiz açısından önem arz etmesi nedeni ile AFD tarafından fonlanan proje kapsamında SKD Türkiye, KPMG Türkiye ve KPMG Fransa iş birliği ile “Türkiye’de Beş Sektörde Döngüsellik Potansiyeli Ön Araştırma Raporu” hazırlandı. Belirlenen sektörlerden gönüllü kuruluşların ve akademisyenlerin katkıları ile yürütülen projede şirketlerin döngüsellik potansiyellerini araştırmak üzere ilk defa firma bazında pratik uygulamalar gerçekleştirildi.”
Açık kaynaklarda yapılan araştırma sonuçlarına göre, incelenen beş sektörde döngüsel ekonomi uygulamalarının erken bir aşamada olduğu ortaya çıkıyor. Bu doğrultuda Türkiye’nin döngüsel ekonomi gerçekleşeni potansiyelinin altında kalıyor. Küresel rekabet gücü ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmesi için Türkiye’nin döngüsel ekonomiye geçişi kaçınılmaz görünüyor. Avrupa pazarı ile önemli ticari ilişkileri bulunan ülkemizin ve sektörlerimizin yakın zamanda kamu, özel sektör, STK’lar ve tüketicilerle iş birliği halinde, kaynak verimliliğini artıran, atıkları azaltan, kirliliği önleyen döngüsel ekonomiye geçişi, uluslararası arenada rekabetçiliğini artıracak ve ticari ilişkileri güçlendirecek.
Ürünlerde döngüsellik oranlarının artırılması ile yenilikçi ve ekolojik ürün tasarımları için gerekli yatırım maliyetlerinin yüksek olmasının da döngüsel ekonomiye geçişi yavaşlattığı araştırmada görülüyor. Bu doğrultuda sürdürülebilir finansmanın, döngüsel ekonomi alanında yapılan yatırımlar, vergi ve faiz indirimleri, avantajlı krediler, yeni sigorta modelleri ve yeni yatırımlar ile teşvik edilmesi önem arz ediyor.
Halka açık veriler, gönüllü şirketlerin ve akademisyenlerin niteliksel ve niceliksel veri paylaşımları ve katkıları ile derlenen raporda, plastik paketleme, tekstil, beyaz eşya, otomotiv ve inşaat sektörlerinin döngüsellik stratejileri açısından mevcut durum değerlendirmelerine, iyi uygulama örneklerine ve döngüsel ekonomiye geçişteki engellere yer veriliyor.