TL’deki değer kaybı ve Rusya Ukrayna savaşının hammadde fiyatlarını olumsuz etkilediği gibi diğer taraftan tedarik zincirindeki bozulmaların da hem üretim ve teslim sürelerinin hem de müşteri memnuniyetinin düşmesine sebep olduğunu belirten İlker Önel, “Bu durum işletmelere müşteri ve pazar kaybı yaşatıyor. Yılın başından beri iç talepte yaşanan durgunluk ile nisbi fiyat hareketlerinin azami ölçüde olması, maalesef küçük ve orta ölçekli işletmelerin sermaye kaybı ve kredibilitesinde sorunlar yaratıyor.
Petrol fiyatı ve diğer köprü otoyol maliyeti kaynaklı yurt içi nakliye fiyatları, hammadde taşımalarında yılın başından beri kısa zamanda yüzde 50’ye yakın artış gösterdi. İşletmelerin dağıtım yaptığı araçlar için kullandıkları mazot maliyetinde bile yüzde 45’e yakın artış yaşandı.” diye konuştu.
Son 3 ayda kapanan işletme sayısında artış yaşandı
İşletme sermayelerindeki azalış, finansmana erişimdeki zorluk ve piyasa faiz oranları birleşince son 3 ayda kapanan işletme sayısında ciddi artış yaşandığına dikkat çeken Önel, “Daha önemlisi açılan şirket sayılarında nisbi ve belirgin bir azalış yaşanıyor. Diğer taraftan KGF kredilerinin tabana yayılmaması özellikle mikro işletmelerde ciddi sermaye sorununa yol açıyor. Beklentimiz özellikle fiyat artışlarının kontrol altına alınıp, beklenen enflasyon psikolojisinin reel sektörde kalıcı olmasının engellenmesi. Yukarıda açıkladığımız sebepler önümüzdeki dönemde iş yapma kabiliyetini düşürebileceği gibi kısa ve orta dönemde istihdam üzerinde de olumsuz etki yaratacaktır.” dedi.