Balparmak AR-GE Merkezi, baldaki hilelerle (taklit ve tağşiş) mücadeleye karşı geliştirdiği öncü metotlarıyla bilim dünyasına yol gösteriyor. Bilim dünyasının katıldığı ve Romanya’da gerçekleşen 6. Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyon Toplantısında ülkemizi temsilen beş sunum yapan Balparmak, baldaki hileyi 25 dakikada belirleyen yeni metodu ile Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun çalışma grubu lideri oldu. Balparmak AR-GE ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı, “Bu gelişme, Balparmak AR-GE Merkezinin bilir kurumu olma hedefi yolundaki çalışmaları için önemli bir adım oldu” dedi.
Dünya arıcılık sektörünün en önemli sorunlarından biri de balda yapılan hileler. Taklit ve tağşiş olarak literatüre geçen bu önemli problemin tespit edilmesi ciddi bilimsel teknolojik alt yapı ve tecrübeyle donatılmış uzmanlık gerektiriyor. Rengine, kokusuna, görüntüsüne bakarak anlaşılmayan baldaki sahteciliği tespit etmenin tek yolu ise detaylı analizdir. Türkiye’nin ilk Avrupa’nın dördüncü en kapsamlı arı ürünleri ihtisas laboratuvarı olan Bal ve Diğer Arı Ürünleri Araştırma ve Kalite Kontrol Laboratuvarını içinde barındıran Balparmak AR-GE Merkezi, dünyada ilkleri gerçekleştirdiği yeni analiz metotlarının tespitiyle dünya laboratuvarlarına da destek veriyor. Balparmak AR-GE Merkezi uzmanları, katıldıkları kongre ve etkinliklerde bilimsel sunumlarla, geliştirdikleri yenilikçi analiz yöntemlerini tüm bilim dünyasıyla paylaşıyor.
Bu yıl Romanya’da gerçekleştirilen 6. Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu Toplantısı’nda yapılan 35 tane sunumun 5’i Balparmak AR-GE Merkezi uzmanları tarafından gerçekleştirildi. Yapılan sunumların üçü özellikle bal ve diğer arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesine yönelik metot geliştirme çalışmalarından oluştu. Balparmak, AR-GE Merkezi’nde geliştirilen analiz yöntemlerinin başarısı sayesinde Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun bal ve arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesi konusundaki çalışma grubunun lideri oldu. Balparmak Analitik AR-GE Müdürü Dr. Emir Akyıldız bu görevi üstlendi. Farklı ülkelerden akademisyenlerin ve özel sektörün temsilcilerinin yer aldığı Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu, bilimsel çalışmalarını Codex Alimentarius, ISO, Avrupa Regülasyonları gibi önemli birimlere gönderiyor.
Balda yapılan hilelerle mücadele kapsamında geliştirdikleri yeni metotlarla bala ilave edilen hileleri 25 dakika içinde tespit edebildiklerini belirten Balparmak AR-GE ve Kalite Direktörü Dr. Emel Damarlı, “Bu gelişme, Balparmak AR-GE Merkezinin bilir kurum olma hedefi yolundaki çalışmaları için önemli bir adım oldu. Bu gelişme ile Balparmak AR-GE Merkezi tüm dünyada taklit-tağşiş konusundaki mücadelenin liderliğini aldı. Artık Balparmak AR-GE Merkezini tüm bilim dünyası tanıyor diyebiliriz. Bu Balparmak markamız için olduğu kadar ülkemiz için de gurur verici bir gelişmedir” dedi.
“Arı sütünde doğru parametrelere bakılmasını sağladık”
Uluslararası Arı Ürünleri Kongresi ve Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu Toplantısı’nda gerçekleştirilen sunumlardan bir diğeri ise, son dönemde gündemde olan arı sütü konusu oldu. Arı sütünün fonksiyonel faydaları ve kalite göstergeleri açısından incelendiğini belirten Damarlı, “Arı sütünün kendine özgü çok farklı ana proteinleri var. Biz buna MRJP diyoruz. Aslında bu proteinlere bakılması gerektiği yönünde bir sunum yaptık ve burada geliştirdiğimiz metodu paylaştık” şeklinde konuştu.
Türk Çam balı, Türkiye’nin ihracatının önünü açabilecek tüm dünyada çok değerli bir bal çeşidi!
Türkiye’ye özgü bir bal çeşidi olan ve yüzde 92’si Türkiye’nin Ege kıyılarındaki Kızıl Çam ormanlarından elde edilen Türk Çam balının tüm dünyada tanınması için coğrafi işaretinin alınması amacıyla ciddi bir çaba içinde olduklarını belirten Damarlı, “Türk Çam Balı, Türkiye’nin ihracatının önünü açabilecek önemli ve ülkemize özgü endemik bir bal türüdür. Bu kıymetli balın tüm dünyada hak ettiği değere ulaşması için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğiz. Ayrıca bilimsel tarafta da Çam Balının ihracatta önünü açmak için de mücadele veriyoruz. Örneğin standartta her bal için kullanılan C4 metodunun ürün hazırlığı aşamasında çam balına özel bir metot uygulanması gerektiğini tespit ederek Balparmak Türk Çam Balı Tespit Metodu adını verdiğimiz bir metot geliştirdik. Artık dünya referans laboratuvarları bu yeni geliştirdiğimiz metot ile doğal Türk Çam Balı ihracatında çok büyük bir sıçrama noktası oluşturduk” şeklinde konuştu.
“Balda yeni analiz metotlarına ihtiyaç var”
Balın taklit ve tağşiş edilmesi en kolay gıda ürünü olduğunu vurgulayan Damarlı, “Balda yeni analiz metotlarına çok büyük ihtiyaç var. Bu nedenle biz doğal balın peşinde koşuyoruz, yeni taklit ve tağşiş belirleme metotları geliştiriyoruz. Bu konuda dünyada yapılan çalışmaların ötesinde çalışmalar yapıyoruz. Diğer yandan arı sütü çok kıymetli bir ürün. Çünkü yayınlanan pek çok bilimsel araştırma sonuçları bize arı sütünün takviye edici gıda olarak fonksiyonel özelliklerini anlatıyor. Bu ürünün tağşişini engellemek için toplam proteine değil ana proteinlere bakmak lazım diyoruz. Burada da yeni bir yaklaşım getiriyoruz ve doğru arı sütünü seçmeleri ve kullanmaları için tüketicileri yönlendirmeye çalışıyoruz. Polen ise, tam gıda (superfoods) olarak adlandırılıyor son dönemde. Çünkü bütün besleyici değerleri dengeli olarak içeriyor. dedi.
Sektör temsilcilerine 4 farklı sözlü sunum..
Uluslararası Bal İhtisas Komisyonu’nun bal ve diğer arı ürünlerinde taklit ve tağşişin belirlenmesi konusundaki çalışma grubunun liderliğini de üstlenen Balparmak AR-GE ekibi Türkiye’de de bilim insanları ve sektör temsilcileriyle buluşarak onlara geliştirdiği analiz yöntemlerini anlatıyor. Thermo Scientific TR distribütörü RedoksLab ın organize ettiği “Foodomic” seminerine de katılım sağlayan Balparmak AR-GE ekibi sektör temsilcileri ile İstanbul Ataşehir’de bir araya geldi. Balparmak Analitik AR-GE Müdürü Dr. Emir Akyıldız’ın yaptığı dört ayrı sözlü sunum ile tüm katılımcıları Balparmak’ın öncü analiz yöntemleri hakkında bilgilendirdi. Arı ürünlerinde gıda güvenliğini tehdit eden başlıca konuların taklit, tağşiş ve kalıntılar olduğuna dikkat çekilen sunumlarda, bu durumların tespitine ilişkin bilgilendirmeler yapıldı.