6 Şubat depremleriyle ‘dirençli şehirlerin’ ne kadar önemli olduğunu gördüklerini söyleyen Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Günümüz dünyasında artık, hepimizin ana gündemi ‘sürdürülebilirlik’ olmalı. Ortak akılla, insana ve doğaya saygılı, sürdürülebilir şehirleri, bir an önce inşa etmemiz gerekiyor” dedi.
Sürdürülebilirlik ve yaşanabilir kentler inşa etme mücadelesinin, yerel yönetimlerin etkin katılımı olmadan başarıya ulaşmasının mümkün olmadığını belirten Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile A’dan Z’ye belediyeciliği ve Balıkesir’i konuştuk.
Öncelikle, hedefleriniz açısından 4 yıllık icraat döneminizi değerlendirebilir misiniz?
Büyükşehir yolculuğuna çıkarken, katılımcılık ilkesinden hareketle 5 yılımızı kapsayan bir stratejik eylem planı hazırladık. Kendimize; her ilçesinin kendine unsurlarıyla dünyaca kabul gördüğü, daha yaşanabilir bir şehir hedefi koyduk.
4,5 yıldır da bu hedef doğrultusunda gayretle çalışıyoruz. Bu arada görev süremiz içerisinde pandemi ve deprem yaşadık. Tüm bunlara rağmen taahhüt ettiklerimizin yüzde 90’ından fazlasını tamamladık. Dönemimiz bitmeden söz verdiğimiz her şeyi gerçekleştireceğiz.
Yaşanılabilir kentler oluşturmak için Türkiye’nin nasıl bir master plana ihtiyacı var sizce?
6 Şubat depremleriyle ‘dirençli şehirlerin’ ne kadar önemli olduğunu gördük. Pandemi, kamusal alanların geleceğini yeniden düşünmek için hepimize önemli bir fırsat sundu.
Günümüz dünyasında artık, hepimizin ana gündemi ‘sürdürülebilirlik’ olmalı. Ortak akılla, insana ve doğaya saygılı, sürdürülebilir şehirleri, bir an önce inşa etmemiz gerekiyor.
Halkın doğrudan etkileşim kurduğu yerel yönetimlerin; daha iyi bir gelecek için; sürdürülebilir toplu taşıma, yeşil alan, kentsel planlama, daha katılımcı ve kapsayıcı yönetim, akıllı şehirler gibi başlıkları titizlikle çalışması lazım. Türkiye bu konuda önemli mesafeler kat etti. Özellikle 2017’de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Hanımefendi himayelerinde sürdürülen Sıfır Atık Hareketi, küresel bir harekete dönüştü.
Fakat sürdürülebilirlik ve yaşanabilir kentler inşa etme mücadelesinin, yerel yönetimlerin etkin katılımı olmadan başarıya ulaşması mümkün değil.
Yerel yönetimlerin kentsel dönüşüm konusundaki açmazları neler?
Türkiye, kentsel dönüşüm meselesinde oldukça kararlı adımlar atıyor. TOKİ vasıtasıyla ülkemizdeki yapı stokunun yenilenmesi için yoğun bir çaba var. Yaklaşık 20 milyon insanımız son 21 yılda yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları sayesinde güvenli binalarda yaşar hale geldi. Büyük bir şehirleşme atılımı yaşıyoruz.
Bakıldığında yerel yönetimlerin önünde bu konuyla ilgili herhangi bir engel ya da açmaz yok. Yerel yönetimler bugüne kadar çok güzel çalışmalar yaptı bu konuda, yapmaya da devam ediyor. Ancak şunu da göz ardı etmemek lazım; kentsel dönüşüm, tamamıyla uzlaşı içerisinde yapılması gereken zor ve meşakkatli bir iş. Hiç kimsenin mağduriyet yaşamadan, sağlıklı ve güvenli binalarda yaşamasını sağlamanız gerekiyor.
Biz yerel yöneticiler, şehirlerimizi sağlam temeller üzerine inşa ve ihya etmekle yükümlüyüz. Binaları güvenli hale getirmekle de iş bitmiyor. Orada yaşayan insanların sosyal ve kültürel yaşam bağlarını da korumanız gerekiyor. Bu nedenle kentsel dönüşüm çok yönlü bir iş. Herkesin bu konuya siyaset üstü bakması gerekiyor. Bunu sağlayamadığımız zaman açmaza gireriz.
Ulaşım, altyapı ve kentsel dönüşüm projeleriniz hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olarak katılımcılığı, şeffaflığı, liyakati ve herkese eşit hizmet sunmayı ilke edindik ve 4,5 yılda Balıkesir’e çok değerli eserler kazandırdık. Bir yandan alternatif yollarla şehrin trafik sorununu çözerken diğer yandan da toplu taşıma araçlarımızın tamamını, çevre dostu araçlarla yeniledik, bisiklet yollarıyla kent içi hareketliliği ve yaşam kalitesini artıracak adımlar attık. Kavşak düzenlemeleriyle trafiği rahatlatacak, şehir hayatını kolaylaştıracak yatırımlar yaptık.
Kenti modern altyapıya kavuşturacak, atık su ve kanalizasyon sorunlarına çözüm getirecek ve suyun kalitesini yükseltecek çalışmaları hayata geçiriyoruz. Özellikle içme suyu, atık su ve yağmur suyu hatlarında büyük altyapı yatırımlarını hayata geçirdik. İnşa ettiğimiz yeni ileri biyolojik su arıtma tesisleriyle ve yenilediğimiz, kapasitesini artırdığımız mevcut tesislerimizle; şehrimizin geleceğini güvence altına aldık.
Şu anda; Erdek’i modern altyapıya kavuşturacak, atık su sorununa çözüme getirecek ve suyun kalitesini yükseltecek 62 bin 750 kişi kapasiteli Kanalizasyon ve Atıksu Artıma Tesisi ile yıllardır derin deşarj yöntemiyle evsel ve kanalizasyon atıklarının bırakıldığı, kirliliğin toplum sağlığını tehdit edecek boyutlara ulaştığı Bandırma Körfezi’nde Entegre Su Projesi’nin inşasına devam ediyoruz. Tesislerin tamamlanmasıyla birlikte hem Erdek hem de Bandırma Körfezi’miz eski ihtişamlı ve temiz günlerine geri dönecek.
Kentsel dönüşüm konusu üzerine hassasiyetle eğildiğimiz konulardan birisi. Balıkesir’in depreme karşı dirençli kent haline getirilmesi için yoğun bir gayret içerisindeyiz. Gerek belediyemiz, gerek özel sektör gerekse TOKİ vasıtasıyla şehirde değişim ve dönüşümü sağlıyoruz. Bunu yaparken Balıkesir’in kendine özgü yapısı ile insanlarımızın sosyal ve kültürel yaşam bağlarını koruyoruz.
Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Projelerinizden bahseder misiniz?
Bu konu bizim üzerinde titizlikle durduğumuz konulardan biri. Çok da ödül aldığımız bir konu. Şehrimizin neresine giderseniz gidin orada bir restorasyon projesi olduğuna şahit olacaksınız. Şehrimiz tarihinde daha önce görülmemiş bir restorasyon hamlesi başlattık. Tarihi yapılardan çeşmelere, ibadethanelerden türbelere kadar onlarca yapıyı restore ettik, etmeye de devam ediyoruz. Şehir merkezimizde, 600 yıllık Tarihi Zağnos Paşa Cami ve çevresi ile 1429’da yaptırılan ardından 1907 yılında yenilenen Tarihi Şeyh Lütfullah Camisi’ni de içine alan 50 bin metrekarelik alanda tarih koridoru oluşturuyoruz. Bu kapsamda meydan düzenleme, sokak sağlıklaştırma, cephe iyileştirme tarihi yapıların restorasyonu gibi birçok çalışma yaptık. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından Antandros, Kyzikos, Daskyleion, Adramytteion antik kentlerinde yürütülen kazı çalışmalarını, Büyükşehir olarak destekliyoruz.
Turizm politikanız kapsamında yürüttüğünüz projeleri konuşabilir miyiz?
Şehrimizin turizm kenti kimliğini, kıyı şeridimizi ön plana çıkaracak çalışmalar yaparak güçlendiriyoruz. 291 kilometre kıyı şeridine sahip olan şehrimizde sahil yollarını yeniliyoruz. Doğal güzelliğini koruyarak yürüyüş yolları, bisiklet yolları, yeşil alanlar ve spor sahaları kazandırdığımız sahil şeridimizi, vatandaşlarımızın aktif kullanımıyla canlanan sosyal birer yaşam alanı olarak yeniden tasarlıyoruz.
2019’da 22 olan Mavi Bayraklı Plaj sayısını, 2023’te 46’ya çıkararak Türkiye sıralamasında 4. sıraya yükseldik. 18’i Büyükşehir Belediyemize ait olan plajlarla, Türkiye’de en çok Mavi Bayraklı Plajı bulunan Belediye konumundayız.
Her yıl binlerce turisti ağırlayan Balıkesir’imizi dalış turizmi için cazibe merkezi haline getirecek “Gömeç Dalış Köyü”nü inşa ediyoruz. Ayrıca geçtiğimiz aylarda Balıkesir’in değerleri ile mitolojik kahramanların sergilendiği “Su Altı Heykel Galerisi”ni de dalış tutkunlarının ziyaretine açmıştık.
Balıkesir denilince sadece deniz turizmi aklınıza gelmesin. Bizim şehrimiz, 12 ay turizm şehri. Balıkesir’in tamamını, Çanakkale’nin Ayvacık ve Ezine ilçeleri ile İzmir’in Bergama ilçesini kapsayan İda Madra Jeoparkı, girişimlerimiz sonucunda “Ulusal Jeopark” ilan edildi. Doğayı olduğu gibi koruyarak bölgesel ekonomiyi güçlendiren İda Madra Jeoparkı sayesinde, Balıkesir’in birçok noktası yeni birer turizm destinasyonu haline geldi.
Kazdağları’nın 836 rakımlı Şahinderesi Kanyonu’na, doğal dokusuna uygun bir cam seyir terası inşa ettik. Bölgeye kazandırdığımız seyir terası ziyaretçilerine, Kazdağları’nın muhteşem güzelliklerini sunuyor. Seyir Terası sayesinde bölgedeki turist hareketliliğinde artış yaşanıyor.
Gastronomi turizmi konusunda potansiyelimiz çok yüksek, güçlü bir coğrafyamız var. Şehrimizde Balkanlar’dan, Orta Asya’dan göçle gelen insanların köyleri var. Bu da bir gastronomi zenginliği, kültür zenginliği meydana getiriyor. Topraklarımız zaten verimli. Türkiye’de balın, peynirin, zeytinin en lezzetli olduğu yer Balıkesir’dir. Peynirimizi, balımızı, kaymağımızı, kuzu etimizi, zeytinyağımızı bir kahvaltı da bile buluşturabiliyoruz. Bizim sürekli vurguladığımız bir sloganımız var; ‘Hava atmak için her yere gidebilirsiniz, ama hava almak için Balıkesir’e gelin.’
“ÖZETLE SÖYLEYEBİLİRİM Kİ BALIKESİR, HERKESİN BEKLENTİSİNİ KARŞILAYABİLECEK BİR ŞEHİR”
Değişim ve dönüşüm adına teknolojiden ne ölçüde yararlanmaktasınız?
Hedefimiz; insana ve doğaya saygılı bir şehir. Bunu inşa edebilmenin yolu da akıllı şehirleri inşa etmekten geçiyor. Büyükşehir olarak akıllı şehircilik uygulamalarını çalışmalarımızın merkezine koyarak insana ve doğaya saygılı bir şehir tasarlıyoruz. İnsan hayatına teknolojiyle değer katan, yaşam kalitesini artıran, ekosisteme ve doğal kaynaklara saygılı akıllı kent uygulamalarını şehrimiz ölçeğinde yeniden tasarlıyoruz.
Tamamen kendi öz kaynaklarımızla geliştirdiğimiz Veriye Dayalı Kent Yönetim Sistemi ile yol bozukluğu, gürültü seviyesi, hava kirliliği ve yolcuğu yoğunluğu gibi durumları yapay zeka ile tespit ederek anlık önlemler alabiliyoruz. Sadece veri üretmekle kalmıyor aynı zamanda ürettiğimiz verileri anonimleştirilerek güvenli bir şekilde Açık Veri Platformu üzerinden vatandaşlarımızla paylaşıyoruz.
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek “Akıllı Sayaç Okuma Sistemi’ni kurduk. Sistem sayesinde 1 ila 1000 arası sayacı, 3 ila 8 dakika arasında drone ile havadan okuyabiliyoruz.
Tarım şehri olan Balıkesir’imizde Tarımsal Amaçlı Tahmin ve Erken Uyarı Meteoroloji İstasyonları kurduk. Bu istasyonlar sayesinde çiftçilerimiz; hem don ve fırtınaya karşı erken önlem alabiliyor hem de zararlılara karşı doğru zamanda, doğru ilacı atmalarını sağlayarak verimliliği yüzde 50 artırıyoruz.
Kanalizasyon hatlarında meydana gelen sızma ve kaçakları artık yolları kazmadan boru hattının içinden kazısız yöntem (Fold&Form) metodunu kullanarak onarıyoruz. Bu metot sayesinde, kazılarak haftalarca sürecek olan onarım çalışmalarını saatler içerisinde bitiriyoruz.
Tüm bunların yanı sıra; atık yönetimini en iyi şekilde planlayarak şehrimizde vahşi depolama alanlarının tamamını rehabilite ettik. Yılsonuna kadar 113 futbol sahası büyüklüğünde çöp alanını rehabilite etmiş olacağız. Bu alanlardan ve 20 ilçemizden gelen katı atıkları elektrik enerjisine dönüştürüyoruz. Böylelikle, yılda ortalama 450 bin ton çöpü işleyerek 50 bin hanenin enerji ihtiyacını karşılıyoruz.
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek “Sıfır Atık Adaları” projesini hayata geçirdik. Ekinlik Adası, Türkiye’nin ilk atıksız adası olarak tarihe geçti. Adada çıkan tüm atıklar döngüsel ekonomiye kazandırılıyor; organik atıklar kompost haline getirip, park bahçelerin iyileştirmesinde kullanıyoruz. Plastik poşetin kullanılmadığı Ekinlik Adası’nın; enerjisini güneş enerji sisteminden, suyunu ise arıtılmış deniz suyundan elde ediyoruz.
Tarım ve kırsal kalkınma projeleriniz nelerdir?
Bin 133 mahallesinin 960’ı kırsal mahalle statüsünde olan Balıkesir’in verimli topraklarında; tarım ve hayvancılığı geliştirmek amacıyla üreticimizi koruyarak üründe kaliteyi artırıcı projeler hayata geçiriyoruz. Verdiğimiz desteklerle üreticimizin elini güçlendiriyor ve daha çok verim elde etmesini sağlayarak kazancını artırıyoruz. Üreticilerimizin işlerini kolaylaştırmak ve daha kaliteli üretim yapmalarını sağlamak amacıyla tohum temizleme makinesinden salça makinesine ve süt soğutma tankından fide ve yem bitkisi desteğine kadar her türlü desteği veriyoruz.
Ata tohumlarına sahip çıkıyoruz. 20 ilçemizden topladığımız, kaybolmaya yüz tutmuş ata tohumlarını ari bir şekilde yeniden toprakla buluşturuyoruz. Bu girişimle biyolojik çeşitliliğin devamlılığını sağlarken yerel çiftçiliğin ve girişimciliğin yaygınlaşmasında öncü olacağız.
Coğrafi işaretle tescillenen Balıkesir Kuzu Eti üretiminin yaygınlaştırılması ve tanıtılmasını sağlamak amacıyla ilçelerimize Balıkesir Kuzusu Damızlık Üretim Merkezleri kuruyoruz. İvrindi, Kepsut, Sındırgı, Savaştepe ve Dursunbey’de faaliyete aldığımız tesislerimizde; kriterlere uygun damızlıklar yetiştirip, kırsaldaki üreticilerimizin ihtiyacını karşılıyor ve kuzumuzun ününü dünyaya duyuruyoruz. Bu tesislerimizde ürettiğimiz damızlık koyun ve koçlarımızı üreticilerimize bedelsiz olarak dağıtıyoruz.
Şehrimizde arıcılığın geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için özellikle kırsal mahallelerde yaşayan vatandaşlarımızı arıcılık konusunda teşvik ederek ek gelir sağlamalarını amaçlıyor, üreticilerin yaşam standartlarının yükseltilmesini hedefliyoruz. Türkiye’nin en büyük Bal Ormanını, Balıkesir’e kazandırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bizim şehrimiz tarım şehri, biz de bu konudaki projeler tek bir sorunun cevabından çok daha fazlası. Başlı başına her biri bir röportaj konusu. Yukarıda belirttiğim konuların dışında tarım ve hayvancılık konularında birçok yatırım ve projelerimizi bulunuyor.
“BALIKESİR’DE HER CANLI KIYMETLİ VE ÖZEL”
Sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda farkındalık oluşturan projeleriniz nelerdir?
7’den 70’e herkes için erişilebilir, ortak ve nitelikli yaşam alanlarını kente kazandırarak sosyal, kültürel ve ekonomik hayatını canlandıran ve yaşam standartlarını yükselten yatırımlarımızı hayata geçirdik. İnşa ettiğimiz meydanlar, gençlik, kültür ve sanat merkezleriyle kentin her köşesini sosyal bir yaşam alanına dönüştürürken; Balıkesir’in kültür ve sanat hayatına yeni bir soluk getirdik. Şehrimizde ulusal ve uluslararası birçok festivale ve spor organizasyonuna ev sahipliği yapıyoruz.
Herkes için erişilebilir bir şehir inşa etmenin gayreti içerisindeyiz. Bu kapsamda “Engelsiz Şehir Balıkesir” projesini yürütüyoruz. Bu uygulama ile tüm yatırım ve projelerimizin engelli vatandaşlarımıza uygun olup olmadığını onlarla birlikte inceleyerek deneyimliyoruz.
Biz, “Balıkesir’de her canlı kıymetli ve özel.” diyerek yola çıktık. Sokak hayvanlarının beslenmesinden aşılama ve tedavisine kadar en iyi şekilde hayatlarını sürdürebilmeleri için var gücümüzle çalışıyoruz. Devreye aldığımız, mobil veteriner kliniği hizmeti veren VETBÜS ile Balıkesir’i karış karış gezerek sokak hayvanlarını sağlık taramasından geçirirken; tam donanımlı hayvan ambulansı VETBULANS ile de 7/24 kaza sonucu yaralanan veya hastalanan sahipsiz sokak hayvanlarının imdadına koşuyoruz.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın eşleri Emine Erdoğan Hanımefendi himayelerinde yürütülen Sıfır Atık Hareketi’ne en güçlü desteği veren şehirlerden biriyiz. Ülkemizin ilk sıfır atık adasını oluşturduk. Bununla beraber tüm ilçelerimizde pilot sıfır atık caddeleri kurulumuna devam ediyoruz.