Ons altında enflasyon korkularının gündeme düştüğü bir ayı daha geride bırakıyoruz. Bunun en önemli nedeni hiç şüphesiz OPEC+ ülkelerinin arz kesintileri ile daralma sinyallerinin görülmesiyle brent petrolün varil fiyatı 95 doları aşarak yaklaşık 10 ayın en yüksek seviyelerini test etmesiydi. Bu durum, ekonomiler üzerinde baskı oluşturuyor ve küresel enflasyon riskinin yeniden canlanmasına neden oluyor.
Fed ‘in faiz kararını verirken baktığı iki kritik veriden biri olan TÜFE bu ay piyasa beklentilerinin bir miktar üzerinde gelirken; ülkede enerji fiyatlarında yaşanan artış da dikkat çekti. Ağustos ayında ABD’de TÜFE enflasyonu, yüksek benzin ve gıda maliyetlerinin devam etmesi nedeniyle ekonominin yavaşlatılması ve tüketici fiyatlarının kontrol altına alınmasına ilişkin Fed ’in mücadelesini karmaşıklaştırmaya devam etti. Enflasyonun normal seviyelere getirilmesi uzun bir süre kolay veya tahmin edilebilir olmayacak gibi gözüküyor. Ons altın yatırımcıları Fed Başkanı Jerome Powell’ın basın toplantısında vereceği mesajlara odaklıydı. Açıklamalarda, önümüzdeki dönem para politikasının yol haritasına ilişkin ipuçları aranmasında etkili olması bekleniyordu. Öte yandan Piyasalar için en önemlisi “Politika faizinde zirve neresi ve faiz indirimleri ne zaman başlayabilir?” sorularının cevaplarıydı. Ons altın fiyatları, Fed’ in bu yıl yeni bir faiz artırımının sinyalini vermesi ve para politikasının 2024 yılına kadar gevşetilme ihtimalinin azalmasının ardından geriledi.
Piyasalar, Powell’ın beklenenin üzerinde şahin duruş sergilemesiyle birlikte çalkantılı dakikalar yaşadı. Fed ’in faizleri sabit tutmasıyla beklenti gerçekleşmesine karşın FOMC toplantısında konuşma yapan Powell’ın faizlerin uzun süre yüksek kalacağı sinyalleri vermesi üzerine ons altında satış baskısı derinleşti. Özellikle basının sorduğu sorular karşısında Powell’ın enflasyon hedefine kilitlenmesi ve 12 üyenin yılın geri kalanında en az bir faiz artırımı daha istediğini vurgulamasının ardından Dolar endeksi güçlenirken ons altında satış baskısı hızlandı. Diğer taraftan hanehalkı ve firmaların yüksek faizden dolayı girdiği sıkıntı. Reel faiz beklentinin üzerinde ilerliyor. Powell, mevcut sıkıntının farkında olduklarını, ancak faiz artırımlarının sonlanması için üyelerin henüz ikna olmadığını, bu seferlik artırım konusunda pas geçildiğini dile getirerek faizlerin yüksek olmasının şuan kamu yararına olduğunu vurguladı. Özellikle ulaşım giderlerini karşılama ve gıda temini konusunda oluşan sıkıntıları bu söylemle yatıştırmaya çalıştı. Dolayısıyla ons altında pozisyonu olan yatırımcının kaçış eğilimi devam etti.
Toplantıda çıkan sonuçlara bakılacak olunursa, ABD ekonomisi güçlü kalmaya devam ediyor ve istihdama talep hala çok yüksek. Dolayısıyla enflasyondaki gerileme sıkı para politikasının bir yansıması ve Fed sıkı olmaya devam etmek zorunda. Piyasalar Fed ’in önümüzdeki dönem projeksiyonunda faiz indiriminin olup olmayacağı ve ne zaman gerçekleşeceği konusunda ise beklediği cevabı alamadığı için belirsizlik karşısında dar bant alanında paslaşmalar devam ediyor. Powell %2 enflasyon hedefinin 2026’da tamamlanacağını ve resesyon ihtimalinin düşük olduğunu öngörüyor ve yüksek faiz nedeniyle oluşabilecek sıkıntılar yolda karşılaşıldıkça çözülecek.
Fed ayrıca ABD ekonomisindeki dayanıklılığa atıfta bulundu ve ABD’nin resesyona girme ihtimalini ciddi bir ihtimal olarak ortaya koymadı. Yükselen faizlerin, getirisi olmayan varlıklara yatırım yapmanın fırsat maliyetini artırdığı göz önüne alındığında daha uzun süre daha yüksek faiz beklentisinin, önümüzdeki aylarda altın üzerindeki baskının devamlılığı beklenebilir. Dolayısıyla kısa vadede 1985 dolar seviyesi geçildiği takdirde 2.000 dolar seviyelerini görebiliriz. Ancak mevcut durumda kısa vadede 2.000 dolar fiyatlamaları zor gibi gözüküyor. Bunun en önemli nedeni yükselen tahvil faizleri ve petrol ve akaryakıt fiyatlarındaki artışın tüm dünyada enflasyona ilişkin korkuları ateşlemeye devam edebileceği beklentisidir.