MİMSAN GRUP SATIŞ VE PAZARLAMA MÜDÜRÜ HACER İLHAN YİĞİT
ATIKTAN ENERJİ SANTRALLERİNDE YATIRIMLARIN DEVAMI İÇİN DESTEK ŞART!
Mimsan Grup Satış ve Pazarlama Müdürü Hacer İlhan Yiğit, “Dizayn ettiğimiz her bir biyokütle projesiyle sadece enerji üretmiyoruz, aynı zamanda büyük bir çevre problemi haline gelen atıkları, tam yakma yöntemiyle bertaraf ederek, ülkemizdeki karbon emisyonun azaltılmasına katkıda bulunuyoruz” dedi.
Temel stratejisini enerji maliyetlerini düşürmek üzerine bina eden Mimsan Grup; termik santral ekipmanları kurulumu, endüstriyel buhar kazanları, bireysel ve merkezi ısıtma kazanlarının montaj ve anahtar teslim kurulumlarını yapıyor.
Türkiye ekonomisinin katma değer yolculuğuna liderlik eden şirketler arasında yer alan Mimsan Grup’un Satış ve Pazarlama Müdürü Hacer İlhan Yiğit ile A’dan Z’ye Mimsan’ı ve sektörü konuştuk.
Mimsan Grup olarak alternatif enerji alanındaki faaliyetlerinizden ve projelerinizden bahseder misiniz?
1983 yılında domestik kazan imalatı ile başlayan serüvenimize, 2000’li yıllardan itibaren endüstriyel kazan imalatını, 2008 yılından itibaren de biyokütleden enerji santralleri dizaynı ve kurulumu çalışmalarını ekledik. Şirketimiz bünyesinde “Tasarım Merkezi Ofisi”mizi kurarak biyokütle enerji alanda uzmanlaştık. Endüstriyel kazanlarda kömür, doğalgaz, biyokütle, şehir çöpü, arıtma çamuru ve atık gazdan enerji üreten sistem dizaynı ve kurulumlarını yapıyoruz. Ayrıca biyokütle ve kömürlü tesislerde enerji santrallerinin yanında, proses buhar ihtiyacı veya ısıtma ihtiyacı olan tesisler için kojenerasyon santralleri kuruyoruz.
2008 yılında bir kağıt fabrikasının saha atıklarından enerji üreterek başladığımız referanslarımızın kurulu gücü 2019 yılında yaklaşık 63MWe ulaştı. Bu sene devam eden projelerimizle birlikte 105MWe ulaşmış olacağız. Bugün YEKDEM’e kayıtlı 8 adet biyokütle enerji santrali referansımız bulunuyor. YEKDEM’e kayıtlı emre amadeliği en iyi olan firmayız.
2018 yılında Malatya Belediyesi’ne çöpten enerji santrali kurduk. “Yap-işlet devret” modeliyle hayata geçirdiğimiz bu santral ile bugün Malatya da 40.000 konutun enerji ihyacını karşılıyoruz. Malatya’nın yanı sıra Trabzon’da da şehir çöplerinden enerji üreten bir santral kurduk. Ayrıca arıtma çamurundan enerji üretim tesisi, orman atıkları ve zirai atıkların bertarafı ile elektrik üreten biyokütle enerji santralleri de referanslarımız arasında yer alıyor.
Biyokütleden Enerjide yetkinliğinizi oluşturan teknolojiler nelerdir? Bu teknolojileri geliştirmek için nasıl bir vizyona ve altyapıya sahipsiniz?
Biyokütleden enerjiyi; direkt yakma, gazlaştırma, piroliz, landfill ve biyogaz tesisleri olarak beş ana başlıkta topluyoruz. Biz MİMSAN olarak direkt yakma ve gazlaştırma konularıyla ilgileniyoruz. Bu konuda özverili çalışmalar yürüten güçlü bir AR-GE ekibimiz var. Biyokütle santrallerinin temel ekipmanları arasında yer alan ve yakma sisteminde kullanılan kazan grubunu kendi tesislerimizde üretiyoruz. Hayata geçirdiğimiz her proje, yerli üretimden dolayı 8 USD/MWe yerli aksam teşviğinden faydalanıyor. Kurmuş olduğumuz santrallerin yaklaşık %92’si emre amadelik sağlamış, kendisini ispatlamış teknolojilerdir. Her bir biyokütle türünün kimyasal özelliğine göre özel sistem dizaynı yapıyoruz. Birçok projemiz Türkiye’de alanında ilk olması sebebiyle Ar-Ge ödülleri almıştır.
Ödüllü “Şehir Çöplerinin Bertarafı ve Elektrik Enerjisi Üretimi” projeniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Projenin ekonomiye ve çevreye katkıları nelerdir?
Şehir çöplerinin hem ülkemiz hem de dünya için önemli bir sorun haline geldiği biliniyor. Şu anda Türkiye’de üretilen yıllık şehir çöpü miktarı yaklaşık 30 milyon ton seviyesindedir. 2023 yılında bu rakamın 35 milyon ton’a ulaşması bekleniyor. Bu veriler, şu anda kişi başı yıllık 400 kg çöp ürettiğimiz anlamına geliyor. Biyokütle ve çöpten enerji santralleriyle çöpün bertaraf edilmesi bu sorunu, sorun olmaktan çıkarıp, çevreci bir teknolojiye dönüştürüyor.
2018 yılında Malatya Belediyesi’ne kurduğumuz çöpten enerji santrali ile bugün hem Malatya’da 40.000 konutun enerji ihyacını karşılıyoruz hem de “yakma & gazlaştırma” ile Malatya’nın çöplerini bertaraf eden, çevreci bir sistem sunuyoruz. “Yap-işlet devret” modeliyle hayata geçirdiğimiz bu çöpten enerji santralinde Malatya Belediyesi’nde ki organik atıklar ile inorganik atıkları ayrıştırdık. Bu ayrıştırma işlemi sonrasında organik atıkları, mevcutta kurulu olan biyogaz ve landfill tesislerine gönderip, geriye kalan inorganik atıklardan da RDF üretimi yaparak 4MWe kapasitede elektrik üretmekteyiz. Bu projemiz, Sanayi Bakanlığı tarafından düzenlenen “2019 Verimlilik Proje Ödülleri” kapsamında “Büyük İşletme AR-GE” kategorisinde ödüle layık görüldü.
Benzer bir uygulamayı da bu sene Trabzon Büyükşehir Belediyesi şehir çöpleri için yapıyoruz. Dizayn ettiğimiz sistemin kapasitesi 13MWe’dir. Şu anda devreye alma çalışmaları devam ediyor.
Biyokütle enerjisinin pazar büyüklükleri hakkında bilgi verir misiniz? Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) 2021’de de uygulamada olacak. Bu konudaki mevzuat ve düzenlemeleri nasıl buluyorsunuz?
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2020 YEKDEM verilerine göre Türkiye’de biyokütle enerji santrallerinin kurulu gücü 780 MWe ulaştı. Mimsan olarak 2008 yılından itibaren kurulumunu gerçekleştirdiğimiz biyokütle ve çöpten enerji santrali referanslarımızın kurulu gücünün 2020 Aralık’ta yaklaşık 105MWe değerine ulaşmasını bekliyoruz. Dizayn ettiğimiz her bir biyokütle projesiyle sadece enerji üretmiyoruz, aynı zamanda büyük bir çevre problemi haline gelen atıkları, tam yakma yöntemiyle bertaraf ederek, ülkemizdeki karbon emisyonun azaltılmasına katkıda bulunuyoruz.
17 Eylül 2020 Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 30 Haziran 2021 tarihine kadar uzatılan YEKDEM mekanizması ile lisans çalışmaları yapılmış birçok projenin yatırıma dönüşme şansı bulacağını düşünüyorum. 1 Ocak 2021’den 30 Haziran 2021 tarihine kadar YEKDEM’e tabi Yenilenebilir Enerji Kaynakları (YEK) belgesine sahip olarak işletmeye alınacak olan üretim tesisleri için belirlenen fiyat desteği 31 Aralık 2030’a kadar uygulanacak. Ayrıca bu dönemde işletmeye alınacak YEK belgeli üretim tesislerinde kullanılan mekanik ve elektro-mekanik aksamın yurt içinde imal edilmiş olması halinde, elektrik dağıtım sistemi için verilecek fiyat desteğine, üretim tesisinin işletmeye giriş tarihinden itibaren 5 yıl süreyle ilave destek verilecek. Bu destek de hem yerli teknolojinin desteklenmesi hem de yatırımların teşvik edilmesi açısından faydalı olacak ;ancak 2021 yılı sonrasında da özellikle biyokütle ve çöpten enerjide yatırımların devam edebilmesi için bir destek mekanizmasına ihtiyaç var. Bu sadece biyokütle enerji santralinin, enerji açısından sunduğu katkı için değil, günden güne çevresel bir problem haline gelen atıkların bertarafı için de gerekiyor.
Grubunuzun hedefleri açısından 2020 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Uzun süredir küresel anlamda devam eden ekonomik yavaşlamaya pandemi süreci de eklenince ister istemez Türkiye ekonomisinde bir daralma meydana geldi. 2020 yılının Mart ayında patlak veren yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını ile birlikte ertelenen yatırımlar, salgının yayılmasını engellemek amacıyla birçok ülkenin sınırlarını kapatması ve yakın bölgemizdeki siyasi gerilimler ekonomiyi olumsuz yönde etkiledi. Ancak hükümetin hem piyasadaki likiditeyi arttırma yönünde ki çabalarının hem de istihdam seviyesinin korunmasına yönelik tedbirlerinin, pandeminin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini önemli ölçüde azalttığını söyleyebiliriz.
Pandemi sürecinin ihracat üzerindeki en büyük olumsuz etkisini ise siparişi alınan ve devam eden projelerin gerek onay gerekse nakliye ve saha işlerinin gecikmesi nedeniyle yaşadık. Ancak yaşanan tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen 2020 yılında ihracatımızın, Mimsan Grup şirketlerinin toplam cirosu içerisindeki payını %15’lerden, %20 seviyelerine çıkarmayı hedefliyoruz.
Ayrıca pandemi döneminde Malatya’da faaliyete geçen ve 6.000 metre kare üretim alanına sahip olan yeni fabrikamız da Malatya’ya istihdam olanakları sağlayan önemli bir yatırım oldu. Bunun yanı sıra MİMSAN Grup olarak, Malatya’da “Enerji Teknolojileri Kampüsü” oluşturmak için çalışmalara başlamış bulunuyoruz. Bu proje kapsamında önümüzdeki 5 yılda; Malatya’da 2500 sanatkar ve 250 teknik uzman yetiştirmeyi; 100 yan sanayi kuruluşu ile işbirliği hedefliyoruz. Bu stratejik hedefin bir parçası olarak “Mimsanat Akademi Eğitim Merkezi”mizi de büyük bir heyecanla açmış bulunuyoruz.