KOCAELİ-GEBZE VI. (İMES) MAKİNE İHTİSAS ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI AHMET TOKKAN
HEDEFİMİZ YILLIK 2 MİLYAR DOLAR İHRACAT!
Nitelikli istihdamı, katma değer yaratmayı ve ihracatı artırmayı çok önemsediklerini dile getiren Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet TOKKAN, stratejik planları çerçevesinde 5 yıl içinde 2 milyar dolar ihracat yapan, 20-30 bin personeli olan bir organize sanayi bölgesi oluşturmayı hedeflediklerini ifade etti.
Türkiye’de sanayinin dinamoları organize sanayi bölgeleridir. Bu OSB’ler içinde vizyonuyla ayrışan OSB’lerden birisi de Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi. Çalışmalarının odağına istihdam, katma değer ve ihracatı alan İMES OSB’nin projelerini ve hedeflerini Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet TOKKAN ile konuştuk.
Kısaca Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’ni tanıyabilir miyiz?
Kocaeli-Gebze VI. (İMES) Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde makine, makine yan sanayi, demir-çelik, otomotiv yan sanayi, plastik enjeksiyon, ısıl işlem, cam sanayi vb. alanlarda faaliyet gösteren 32’si yabancı sermayeli olmak üzere 311 firmada 10.600 kişi istihdam edilmektedir. Doluluk oranımız da yüzde 90’ı geçmiş durumdadır. Yaklaşık 100’ün üzerinde ülkeye de 130 ürünün ihracatını yapıyoruz. Aynı zamanda dolaylı ihracat da yapıyoruz. 2020 yılını 850 milyon dolar ihracatla kapattık. İhracatta ortalama kilogram başına düşen tutar 6,9 dolardır. Enerji, arıtma, ulaşım, yol, peyzaj ve güvenlik açısından örnek bir altyapıya sahibiz. Envanter çalışmasını 2018 yılının 2. çeyreğinde tamamlamış olan OSB’miz bölgenin ihtiyaçlarını odağına alan interaktif bir yönetim modeline sahiptir.
OSB’nizde sektörel dağılım ne durumdadır?
İhtisas OSB olmamızdan dolayı sektörel dağılımda ilk sırayı makine ve makine yan sanayi, ikinci olarak otomotiv yan sanayi, üçüncü sırada plastik enjeksiyon yer almaktadır. Bunların dışında da üretim yapan firmalarımız var. Öte yandan biz özellikle savunma sanayisine yönelik üretimin daha çok artmasını hedefliyoruz. Çünkü Doğu Marmara’da gerçek anlamda bir lojistik noktasındayız. Hem Avrupa’ya hem Anadolu’ya yakınız. Bir yandan savunma sanayiinin Ankara bölgesinde yoğunlaştığının sinyallerini alırken bu potansiyelin ağır sanayinin başkenti olan Kocaeli ve özellikle Gebze bölgesine yönelmesini hedefliyoruz. TOGG’un doğduğu ve tanıtımının yapıldığı, Bilişim Vadisi yerleşkesinin bulunduğu önemli bir üretim ve inovasyon bölgesinde yer alıyoruz. Makine, otomotiv ve savunma sanayi başta olmak üzere birçok yan sektörde de Endüstri 4.0’a yönelik üretim faaliyetlerini barındıran birçok başlıkta stratejik bir ekosistemin içerisinde bulunan bir organize sanayi bölgesiyiz.
İMES OSB nasıl bir gelişim vizyonuna sahiptir?
Biz kendimize şu soruyu sorarak işe başlıyoruz: “İMES Organize Sanayi Bölgesi olarak nasıl bir hizmet altyapısı geliştirebiliriz ki işletmelerimiz daha fazla ihracat yapsınlar, ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlayabilsinler.” Biz, “Belediyecilik hizmeti gibi ruhsat verelim, elektrik, su, doğalgaz hizmeti verelim, gerisine karışmayalım.” demiyoruz. Mümkün olduğunca tam tersi o süreçten sonra daha çok önem veriyoruz. Diyoruz ki: “İş birlikleri geliştirelim, ürünlerinizin yurt dışı pazarlarda daha fazla satılmasını, görülmesini sağlayalım.” Bir diğer önemli konu da nitelikli insan kaynağının sağlanması ve geliştirilmesidir. Çalışmalarımızı bu iki ana odakta yoğunlaştırıyoruz.
İMES OSB’nin uzun erimli bir planı var mı?
Genel kapsamlı stratejik 5 yıllık bir eylem planı oluşturmak istiyoruz. Bu plan kapsamında ana politikalarımız altında oluşturabileceğimiz alt kırımlarla yapacağımız faaliyetleri planlayacağız. Bu eylem planı doğrultusunda 5 yıl sonra 2 milyar dolar ihracat yapan, 20-30 bin personeli olan bir organize sanayi bölgesi oluşturma hedeflerimiz var.
Peki, İMES OSB olarak sosyal donatılar noktasında neler söyleyebilirsiniz?
Şu anda çalışanlarımızın yüzde 30-40’ı kadınlardan oluşuyor. Biz bu oranı daha da artırmak istiyoruz. O yüzden kadın çalışanlarımızın çocukları için 50 öğrenci kapasiteli anaokulu yaptık. Bölgemizde yaklaşık 1.500 kişilik bir camimiz var. İçinde banka şubeleri, market, restoran gibi işyerleri bulunan bir ticaret merkezimiz var. Ücretsiz park edilebilen tır parkımızı hizmete açtık. İçinde vakit geçirilebilecek yeşil alanlar oluşturduk. Temel hedefimiz üniversite yerleşkelerindeki gibi içinde yaşam alanları, yaşam kültürü olan bir OSB olmaktır.
Pandemiyi nasıl yönettiniz ve hâlihazırda nasıl yönetmektesiniz?
İlk vaka 10 Mart 2020’de açıklanınca, hızlı bir şekilde bünyemizde maske üretim izni olan bir firmadan maske temin ettik ve 311 firmamıza dağıttık. Bölgemizde yolları ve ortak kullanım alanlarını dezenfekte ettik. Sonrasında bölgemize mobil PCR ve antikor testi yapan sağlık birimlerini getirttik. Yine çok kısa bir sürede koordine olup aşılama alanımızı açtık. İlk aşamada 2 bin-2 bin 500 kişi aşı oldu. Sonra ikinci aşılamayı da yaptık. Aşı olmayanlar için aşılama çalışmalarına devam edeceğiz. Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü ile çok iyi koordine olduk. Maske ve filyasyon ekiplerinin kullanabileceği ekipmanlarda kendilerine destek olduk. Aşı uygulamalarımızın ardından hem sağlık yetkililerimizden hem de firmalarımızdan önemli geri dönüşler aldık. OSB’lerde aşı uygulamalarının başladığı andan itibaren süreci sağlık çalışanlarımızla başarıyla yöneterek bölgemizdeki aşı ihtiyacını karşıladık.
İleri Mühendislik ve Mükemmeliyet Merkezi çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Bu merkez ile ilgili ne tür hedefleriniz var?
Bu çalışmalar öncelikle Avrupa’daki birçok başarılı projenin yerinde incelenmesiyle başladı. Sonra Türkiye’deki üniversitelerle, meslek liseleriyle ve sanayicilerle ortak çalışmalar yapıldı. Daha sonrasında da Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’ndan Güdümlü Proje Desteği alındı. Proje finansmanında Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’ndan 10 milyon TL sağlanırken, İMES Dilovası OSB olarak 6 milyon TL ayırdık. Bu projenin amacı sanayiye nitelikli insan kaynağını kazandırmak ve işletmelerimizin temin edemedikleri ekipmanları kullanıp test etmeleridir. Bu merkezde üniversite-sanayi iş birliği gerçekleştirilebilir, devlet teşvikiyle projeler yapılabilir.
Türkiye’de ilk mi bu proje?
Doğu Marmara Bölgesi’nde, Marmara Bölgesi’nde ilk ama Türkiye’de bazı OSB’lerde buna benzer çalışmalar var. İsimlerde değişiklik olabiliyor ama aslında aynı amaca hizmet eden merkezler, yapılar bunlar.
Peki, mükemmeliyet merkezi şu anda ne aşamada?
Şu anda bütün makine ekipmanlarının çoğunu satın aldık. Son bir ihalemiz kaldı. Onu da önümüzdeki haftalarda yapacağız. Kaba inşaatın yüzde 70’lere varan bir bitişi oldu. 2022’nin Nisan’ında açılışını yapmayı planladık.
İMES Dilovası OSB’nin kuruluşundan bugüne istihdam artış oranları nasıl bir seyir izlemekte?
Her yıl hemen hemen yüzde 20’lere varan bir istihdam artışımız oluyor. Bu tabii ki yeni açılan fabrikalarımızın sayısıyla ilgilidir. Hala altyapı çalışmaları devam eden firmalarımız var.
Günümüz ekonomisinde dijitalleşme önemli bir konu ve giderek de hızlanıyor. Siz bu konuda neler yapıyorsunuz?
Dijitalleşmeyi çok önemsiyoruz. İşletmelerimizin Endüstri 4.0 olarak dijitalleşmeyle ilgili kapasitelerini görmek için 2020’nin başlarında bir envanter çalışması yaptık. Bunu yaparken Amerika’daki, İngiltere’deki, Almanya’daki filtreleme, analiz etme kalıplarını çok inceledik. İstanbul’da bir araştırma firmasıyla çalıştık. Her firmanın özelinde Endüstri 4.0 ve dijitalleşme konusunda ne seviyede olduğunu ölçtük. Daha sonra Bilişim Vadisi ile ortak bir çalışma yaptık. Onların bünyesindeki dijitalleşmeye çalışan firmalar ile bizim dijitalleşmesi gereken firmalarımızı eşleştirdik. Bu çalışma kapsamında Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı ile üçlü bir konsorsiyum kurarak işletmelerimizle türlü bilgiler, veriler paylaştık.
Çevreye yönelik ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?
Üretim sürecinde zaten bir çevre bilinciyle hareket ediyoruz. Bunun yanı sıra her işletmemize sıfır atık kutuları dağıttık. Bu konuda bilgilendirme çalışmaları yaptık. AFAD ile birlikte işletmelerimizde afet bilincini oluşturmak üzere bilgilendirmeler yaptık.
Kümelenme çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kümelenme çalışmalarımızın temeli envanter çalışmalarımızın çıktılarına dayanmaktadır. Bu ihtiyaçlar doğrultusunda doğru metodolojiyle ilerleyerek nasıl bir çözüm üretebileceğimizi kurguladık. Akabinde Ekim 2020’de İMES Kümelenme Programı’nı hayata geçirdik. Bu programın amacı aynı sektöre ürün/hizmet üreten işletmelerin rekabet gücünü ve ihracat potansiyellerini artırmak amacıyla bir araya getirilmesiyle farkındalık oluşturmaktır. Program kapsamında işletmelerimizin disiplinler arası çalışma anlayışıyla ürün/hizmet üretmesini, yeni pazarlar bulmasını, deneyim paylaşımı yapmalarını, küme içerisindeki tüm işletmelere açık ürün/hizmet portalını kurmayı, ihracat potansiyelini artırmak için de İhracat A.Ş. veya İhracat Bilgi Merkezi kurmayı hedefliyoruz. Programımızın başlangıcından itibaren kümelenme dâhilindeki firmalarımızın havasının değiştiğini gördük. Gerçekleştirdiğimiz küme üye toplantılarını birer tanışma toplantısı olarak kurgulasak da sanayici bir araya geldiğinde sorunları daha olumlu, daha aktif bir şekilde değerlendirebiliyor. Aynı zamanda henüz tanışma toplantılarında birçok firmamızın işbirliği adına önemli bir seviye kat ettiğine de şahit olduk. Belirlenen üç küme Savunma Sanayisi, Otomotiv Yan Sanayi ve Makine şeklindedir. Bu kümelerimiz içerisinde mentor-mente ilişkileri kurularak firmalarımızın tedarik, üretim, satış ve kurumsal gelişim anlamında değerli marifetler geliştirebileceğini biliyoruz. Dünya’da endüstri ve pazar faaliyetlerindeki kültür her geçen gün değişiyor. Bu süreci takip eden bir organize sanayi bölgesi olarak, kümelenme programımızın ve burada oluşturulacak potansiyelin yarının üreten Türkiye’si için güçlü, dünya pazarlarında söz sahibi firmalarımızın bulunması adına önemli olduğunu düşünüyoruz.
Üniversite – sanayi iş birliğinde neler yapıyorsunuz?
Kocaeli Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi ve Okan Üniversitesi ile dirsek temasımızı her zaman koruyoruz. Kocaeli Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nden bir uzman haftanın bir günü burada bizim gösterdiğimiz veya kendisinin belirlediği firmalara ziyarette bulunuyor. Bazen birlikte ziyaret ettiğimiz de oluyor. Diğer taraftan yüksek lisans öğrencilerinin işbaşı eğitimi alması için üniversiteyle protokol imzaladık. Aynı kapsamda buradaki mühendis arkadaşlarımızın üniversitenin yüksek lisans imkanlarını kullanması ve akademisyenlerle birlikte proje geliştirme şartıyla bir yüksek lisans programı kurduk. Kazan-kazan anlayışıyla hem üniversitenin hem sanayicinin kazanımlar elde edeceği gerçek bir iş birliği sağlamaya çalışıyoruz. Akademisyen, yaptığı çalışmayla sanayicinin para kazanmasını sağlarken, kendisi de bilimsel üretime katkı sağlıyor. Sanayici de yaptığı yatırımla üretim altyapısını geliştirip gelirini artırırken bilime de katkı sağlamış oluyor. Bu iki yönlü kazanç mekanizmasını sürdüren bir üniversite-sanayi iş birliğini kurmak gerekiyor.
Az da olsa Türkiye’deki bazı OSB’ler markalaşma süreçlerini başlatıp yurt dışında OSB kurmaya başlamış durumda. İMES OSB’nin de böyle bir çalışması var mı?
Aslında biz kümelenme çalışmaları yapıp arka planda ihracatı geliştirmek isterken uzun vadede yurt dışına açılmayı da hedefledik. Dünyada işler değişiyor. Bugün bir firma Afrika’ya ürün satabilmek için İngiltere ofisi açmak zorunda. Biz de İngiltere, Almanya ve ABD gibi ülkelerde irtibat ofisi kurabilmeyi hedefliyoruz. Yurtdışındaki ağlarla bizim işletmelerimizin üretim gücünü ürün gamı temelinde buluşturmak istiyoruz. Bu yöndeki çalışmalarımız bir organize sanayi bölgesi kurmaktan ziyade üretimin, katma değerin Türkiye’de kalması, dövizin Türkiye’ye çekilmesi şeklinde olacak. Bahsettiğim ülkelerde satış odaklı bir yapı kurmalıyız.