Ocak ayı içerisinde açıklanan makroekonomik verilerde fiyatlamalarda etkili oldu. Açıklanan enflasyon verileri ABD’de enflasyon Ocak ayında tahminleri aştı. Tahminleri aşan veri, Fed’in faiz indirimlerine yakında başlayacağına yönelik beklentileri azalttı. Para piyasalarında Fed’den ilk faiz indirim beklentisi Haziran’dan Temmuz’a ötelendi.
Ayrıca Çin, Haziran ayından bu yana ilk kez temel kredi faiz oranlarını düşürerek emlak finansmanını artırdı. Çin Merkez Bankası, Haziran ayından bu yana ilk kez beş yıllık gösterge faiz oranını düşürürken, bir yıllık vadeyi değiştirmedi. Küresel piyasalarda ABD’li dev şirketlerinin bilançolarına odaklandı. Çip üreticisi Nvidia’nın geliri, 28 Ocak’ta sona eren 3 aylık dönemde 22,1 milyar dolarla piyasa beklentilerini aşarken rekor kaydetti.
Ay içerisinde ABD’de TÜFE verisi ABD’de enflasyon Ocak ayında tahminleri aştı. ABD Çalışma Bakanlığı’nın verilerine göre enflasyon yüzde 0,3, yıllık yüzde 3,1 oldu. Beklenti enflasyonun aylık yüzde 0,2 olması, yıllık yüzde 2,9’a gerilemesiydi. Enflasyon geçen sene Aralık’ta aylık yüzde 0,2, yıllık yüzde 3,4 olmuştu. Enerji ve gıda fiyatlarını içermeyen çekirdek enflasyon bu dönemde aylık bazda yüzde 0,4 ile 8 ayın en hızlı artışını gerçekleştirdi.
Yıllık bazda ise değişmeyerek yüzde 3,9 oldu. Beklenti yıllık yüzde 3,7 artıştı. Gıda fiyatları yükselişini sürdürdü ve aylık yüzde 0,4 arttı. Barınma maliyetleri de aylık yüzde 0,6, yıllık yüzde 6 arttı. Enerji fiyatları ise benzin fiyatlarındaki düşüşe bağlı olarak yüzde 0,9 düştü. Fed Başkanı Jerome Powell, 7 Mart’ta Senato Bankacılık Komitesi’nde konuşacak. Powell, Komite’ye yılda 2 kez yapılan para politikası sunumunu gerçekleştirecek.
Avrupa’da karışık bir seyir öne çıkarken bölgede Ocak ayı enflasyon rakamları açıklandı. Buna göre tüketici fiyatları yıllık bazda yüzde 2.9’dan yüzde 2.8’e geriledi. Piyasalarda beklenti de yıllık tüketici fiyatlarının yüzde 2.8’e gerileyeceği yönündeydi. Ocakta aylık bazda tüketici fiyatları yüzde 0.4 ile piyasa beklentilerine paralel bir şekilde düşüş gösterdi. Bir önceki ay tüketici fiyatları yüzde 0.2 oranında yükselmişti.
Euro Bölgesi’nde enerji ve işlenmemiş gıda fiyatları hariç tutularak hesaplanan çekirdek enflasyonu ocakta bir önceki yıla göre beklentilere paralel olarak yüzde 3,3 yükseldi. Çekirdek enflasyon bir önceki aya göre ise yüzde 0,9 geriledi. ECB Başkanı Lagarde ,”ECB’nin uygun kısıtlama seviyesi ve süresinin belirlenmesinde verilere bağlı bir yaklaşım” izlemeye devam edeceğini vurguladı.
Asya tarafında Çin Merkez Bankası, Haziran ayından bu yana ilk kez temel kredi faiz oranlarını düşürerek emlak finansmanını artırdı. Beş yıllık kredi faiz oranı (LPR) 25 baz puan indirilerek yüzde 4,20’den yüzde 3,95’e çekilirken, Çin’deki çoğu hane ve şirket kredisi için sabit olan bir yıllık kredi faiz oranını yüzde 3,45’te sabit bırakıldı. Beş yıllık LPR’de yapılan 25 baz puanlık indinim, Çin’in 2019 yılında kredi fiyatlandırma mekanizmasını yenilemesinden bu yana LPR’de yapılan en büyük indirim oldu. Çin en son Haziran 2023’te beş yıllık LPR’yi 10 baz puan düşürmüştü.
İç tarafta ise Yeni başkan Fatih Karahan başkanlığında toplanan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu bir haftalık repo faizini sabit tutarken, Enflasyon Raporu sunumunda verilen “enflasyon görünümünde bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı” mesajını yineledi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası politika faizini yüzde 45 seviyesinde tuttu.
Bist100 endeksinde fiyat hareketlerine baktığımızda alım iştahında artışın olduğu, yüksek hacimli bir ay gerçekleşti. Genele yayılan yükseliş hareketi hakim oldu. Yabancı kurumlar tarafından gelen raporlar ve CDS tarafındaki geri çekilme bankacılık endeksini desteklemeye devam ediyor. Bir taraftan bilançolar gelmeye başladı. Şirket bazlı hikayelerde önemli olacaktır. İhracat kası güçlü, net nakit konumunda olan şirketler izlenebilir. Enflasyon muhasebesi ile stok devir hızı düşük, parasal kazanç kaleminden kâr yazabilecek şirketler takip ediliyor.
Büyüme döneminde yükseliş gösteren şirketler yerine sıkılaşma süreci ile birlikte gelir esnekliği olan, nakit tarafta problemi olmayan şirketler ön plana çıkabilir. Aralık ayı içerisinde bir diğer önemli gelişme ise Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) yaklaşık 3 yılın ardından ilk kez 300 baz puanın altına indi. Mayıs ayında 700 baz puan seviyesinde olan Türkiye’nin CDS’i son altı ayda yaklaşık 400 baz puanın üstünde gerileyerek 300 baz puan seviyesinin altına indi. Türk lirası varlıklara yabancı yatırımcı ilgisini yansıtan CDS düşüşü, devam eden jeopolitik risklere karşın TCMB’nin dezenflasyonun tesis edilmesine yönelik kararlı adımları, Türkiye’nin dış finansmana erişimi artırmayı sürdürmesi, yabancı yatırımcılarla gerçekleştirilen görüşmelerden olumlu sinyallerle birlikte devam ediyor.